Ey oğul!

Bugünün küçüğü, arının büyüğü olacaksın!
Kendini iyi tanı; kendini iyi tanımayan başkasını tanıyamaz!
Yiğitliğin erkeklik olduğunu sananlar vardır. Fakat, etek giyen bir sürü erkek vardır!
Kimsenin yüzüne söylemeyeceğin hiçbir lafı, sözü kimsenin arkasından söyleme!
Zalimin önünde kırıl; ama, eğilme. Doğruluktan zarar gelemez; doğru ol. Eğilme! devrilirsen bile dosdoğru devril!
Kendini büyüksüme! Tarlada başak gibi ol; büyüyüp, ağırlaştıkça başın, yüreğin yere eğilsin!
Ola ki, bir gün düşmanın teraziyi eline verip kendisi ile seni tartmanı isterse, hak ne ise; HAK için onu söyle!
Ne olursan ol; kimseyi hakir görüp aşağılama; yarın senin onun yerinde olmayacağın garanti değildir!
Doğru bildiğinden asla şaşma! Doğruyu aramak için ise; şaşkınların peşine düşme!
Aşan bilir dağın ardını!
Gözünle görmediğin, kulağınla duymadığını; görmüş, duymuş gibi anlatma, anlatana itibar etme!
Zamanın kıymetini iyi bil. Zamanı iyi kullanmazsan, o seni kullanır!
Sen, sen ol; kendini kaybetme!
Kendini kaybettiğin an seni bulana, sahip çıkana ait olursun!
Pusulanın yönü doğruluk, dürüstlük olsun! Doğrulukla bazen kaybettiğini sanarsın; fakat, çok şey kazanırsın!
Fazla ilgiden sakın!
Fazla ilgi ateş gibidir; önce mayıştırır, sonra çürütür! Yakar, yok eder!..
Gücünü iyi bil!.. Gücünün yetmeyeceği şeyleri kaldırmaya kalkma!
Birisinin senden yapmanı istediği istekleri vardır, olacaktır!
Senden yapman gereken bir şey istendiği, istek olduğu zaman; yapılma istenen şeyi, isteği tam olarak ANLA! Anlamadığın hiçbir şeyi yapma!
Anlamadığın bir şeyi, isteği; anlayıncaya kadar sor, öğren!
Birinci kez anlatıldığında anlamadıysan; ikinci kez, beşinci kez anlatıldığında anlamadıysan; altıncı kez sor. Kaçıncı kez de anlayacaksan; o kadar sor ki, ANLA!
Yoksa; anlamadan yerine getirdiğin her şeyin, isteğin sonunda meydana gelen, gelecek olan hata ve sorunlar senin olur!
Anlamadan yaptığın her şeyde, istekte; senin tam olarak anlamadığından dolayı, kendinden kattığın şeyler vardır! Sen sen ol; ne anlamadığın istekleri yerine getir, nede anlatamadığın ve anlaşılmayan bir isteğin yapılmasına müsaade et!
Kimseden herhangi bir şeyi; ne zorla al, ne zorla ver, ne zorla yap, ne de zorla yaptır!
Zorla alınan, verilen, yapılan ve yaptırılan; ne alana, ne verene, ne yapana, ne de yaptırana asla tat vermez!
Zorla yapılanda; içten gelen isteme duygusu yoktur! Duygusuzca yapılan ve yaşanan her şey anlamsızdır!
Duygusuz insanlar; neyin, neden, nasıl olması gerektiğinin farkına varmadıkları için istekleri de anlamsızdır!
Zorla alınan bir kazmayla; toprak kazabilirsin, zorla aldığın kalemle; yazı yazabilirsin, habersizce başkasının bahçesinden kopardığın bir meyveyle karnını doyurabilirsin! Fakat, zorla ve habersiz alınanlar, zorla ve habersiz alan insanın içini huzursuz eder. İnsanın içini huzursuz eden insana rahat vermez!
Zorla bir başkasının bedenine sahip çıkabilirsin; onu istediğin şekilde, istediğin kadar kullanabilirsin, kendine köle yapabilirsin! Fakat; şunu asla UNUTMA Kİ, bir insanın bedenine sahip çıkman, istediğin kadar kullanıp, hükmetmen asla ve asla onun beynine ve düşüncelerine hükmetmen demek DEĞİLDİR!
Çok güvendiğin insanın güveninde güvensizlik meydana gelmişse, güven tazelemek için bu insanı ikinci kez demene! bu seni yanıltır, yanıltacaktır! Çünkü; ikinci kez denemede ortaya çıkan güven, güvenme; isteğe göre şekil almalar meydana gelir!
Bir başkasının veya senin isteğine göre şekil almış duygularda menfaat vardır.
Ne şekil al, ne de şekil verdir!..

Ey oğul!

Yapamayacakların için kimseye söz verme. Söz verip kimseye UMUT bağlatma. UMUT’lara HAN’lık yapmak herkesin harcı değildir!
Şamil olmak kolay değildir! Fakat, sen ŞAMİL olmalısın! Kaplayan, kapsayan; Hak yolundan ayrılmayan!
Hak yolundan ayrılmadığın sürece; dualar NUR olup üstüne, üstünüze yağacaktır!
Asla inancını kaybetme! Çünkü; inandığı sürece yaşar insan!

Senden önce adın yürüsün!

Yolunuz ve bahtınız açık olsun…

Cengiz KORKMAZ