Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
neyzen06
neyzen06

NÂY-I ŞERİF

Yorum

NÂY-I ŞERİF

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

774

Okunma

NÂY-I ŞERİF

NÂY-I ŞERİF


Bismihû er-Rahîm er-Rahman…
“Kamışların üzerinden geçerken
Kuşları uyandırmaya korkan tatlı bir meltemin kanat çırpışları”
(Thibaut).
Her dönemde insanların yüreğini derinden sarsmış, onlara özellikle O’na karşı olan muhabbetlerini canlandırmıştır Hazret-i Nây-ı şerif sadâsı.
“Dinle neyden , zira o, bir şeyler anlatmakta, ayrılıklardan şikayet etmektedir…”
Mevlana hazretleri Mesnevi de bu giriş cümlesiyle başlar. İnsanlara bu cümleyle salık vermektedir. Uzun uzun anlatır orada neyi… Kamışlıktan nasıl koparıldığını, bu feryadının sebebinin ne olduğunu, hangi mecliste kimlerle arkadaşlık ettiğini, ve sırrını… Neyin sırrının sesinde o kadar uzak olmadığını, lakin her kulakta bunu anlayacak nurun bulunmadığını da anlatır. Bir anlam da neye hayat verir, öz verir, kişilik verir.
Tasavvuf erbâbına göre ney, kamil insanı temsil eder. Bu temsil sadece neyin mânevi muhtevatından kaynaklanmaz. Neyi fiziki açıdan değerlendirirken de de insan-ı kamil ile özleştirir. Üzerinde bulunan yedi adet deliği insanda bulunan nefsin mertebelerini (letaifler) ifade eder. Dokuz boğum yine insanın kendine aittir. Bu bağlamda baktığımız zaman neyi direk olarak insanla özleştirmek kaçınılmaz bir hâl alır zaten.
Neyin kemâlat noktasına ermesi de insanın kemâle ermesi gibi uzun zaman alır. Şöyle bi baktığınız zaman normal bir neyin kıvama gelmesi yaklaşık yirmi seneyi bulur. Bu da zaten zikir ehl-i bir insanın normal şartlar altında çile süresinin sonuna yani, kemâl noktasına gelme süresinin başına tekamül etmektedir. Ney, neyzen tarafından üflenmeye başladığı zaman yavaş yavaş yanmaya başlar ve bu ilk olarak deliklerde görülür. Tıpkı insanın yavaş yavaş nefsin her bir eğretisini ezmeye başlaması gibi. Daha sonra da ney tamamen yanar, erimeye başlar ve belli bir noktadan sonra da ses vermez hâle gelir. Artık görevini tamamlamıştır. Boş kuru sözlere, düşmandan gelen her türlü kirli salıklara kulaklarını kapatmıştır. Kendisini Yaradan’a doğru uzatmıştır… İnsan-ı kâmil gibi.
Nây-ı şerif bu sebepler bağlamından dolayı sadece bir müzik ensturumanı kalıbına sığmamıştır. O, bir kültürü, özellikle İslam tasavvuf kültürünü ileriki dönemlere taşıyan en önemli mihenk taşlarından olmuştur. En önemli özelliği de şudur ki sadece İslam toplumlarına değil, bütün insanlığa, eşyaya seslenmiştir.
Muhabbetle…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Nây-ı şerif Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Nây-ı şerif yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
NÂY-I ŞERİF yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
11.3.2012 02:25:28
Beğeni:
0
Okunma:
774
Yorum:
0
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL