Gunumuzun mi desek, yoksa butun insan ırkını dünyanın var oluşundan beri ilgilendiren bir konu olan Erkek-Kadın ilişkisi mi desek.. ?
Bence de ikinci adlandırma daha uygun olacaktır.
Degerli dostlarım, kabul edin ki ne yaparsanız yapın, illa ki yararlanamayacağınız veya etki altında alamayacagınız bunca insan vardır etrafınızda.
Birimiz deli divane asık olur, ola kız veya erkek.. ama duygu besledigi kişiler onun tipi veya kişiliğinden hoslanmayabilir.. Unutmayın ki bir aşkın da kusursuz olabilmesi icin, insan herseyi ile sevebilmesi için tenlerin uyumu de bir o kadar önemlidir. Bir canlıyı nekadar severseniz sevin, kendisi de sizi etkilenmesi, büyülemesi için istediği kadar suskun kalsa da, inanın elinde sonunda bu ilişkinin buyusu bozulacaktır.
Sonucunda insanız ya biz, arada hep sıkılır, değişiklik yapmak isteriz ve cogu zaman dış gorunusumuzu değiştirmek bizi tatmin etmez, ozaman kişiliğimizi guncellestiririz..
Leyla ile Mecnun aşkından hala konusulur, bilir mi peki biri aralarındaki ilişkiyi ?
Dedigim gibi, insanlar her gun yeni bir bilgi edinir. Ister profesor, ister koylu olsun, illa ki gunes batımında yeni birsey görmüş veya öğrenmiştir o insan. Nekadar da meraklıyız bazen yeni arabalara, parfümlere veya takılara.. Modayı hic durmadan takip ederiz kusursuz olabilmek icin..Birçok aktivite’de yer alırız.. Senelerce okur, kendimizi hep geliştiririz, lakim bir ilişkide huzur ve mutluluğun yer alması için tum bu cabalarına gerek yoktur cogu zamanda.
Bir ilişkiye başlamadan once bir birinizi tanımak için biraz sabır göstermenizi öneririm en başta, yoksa bu sıradaki huşrananız olabilir demedi demeyin..
Sabırla bir birinizi dinlemeniz ve tam olarak hayattan ne istediğinizi, nasıl bir kişiliğe sahip olduğunuzu belirtmeniz lazım ki ilk aşk heyecanını geçirdikten sonra kavgalarınızın şiddeti cok agır olmasın. Unutmayın ki ara sıra insanların yalnız kalmaya veya ilgiye ihtiyaçları olur. Eger biriniz yalnız kalıp aklındaki herseyden kurtulmak istiyorsa, diğeri ise ilgi isteyip sürekli etrafta dolaşıyor hic susmak bilemiyorsa, kavganın başlangıcıdır bu demek ki. Her biriniz anlayış gösterip daha muhtaç olana yardımcı olmalısınız. Bu durumda en cok mağdur olan da erkektir aslında. Erkek olmak hic de kolay değildir unutmayın sevgili okuyan arkadaslar..
Her gun yeni bir gerilimle karsı karsıya olurlar, cogu zaman gururlarını ezdirip susarlar, cunku onları evde bekleyen bir aile var, bu yukumlugu taşımak da zor gelir ara sıra.
Bu durumda oturup beraber sessizliği paylasın.. Varmıdır sessizlik kadar huzur verici birsey ?
Bir an gelir ki insan nekadar cozum getirmeye calıssa da tıkanır bir noktada. Bunun olmaması için kendinizle barışık olmaya ogrenmelisiniz, huzuru kendinize bir kez verdiniz mi herkeze bunu verebileceksiniz. Hem bunca gerilimin arasında ne gerek var oturup onları hatırlatmaya. Herseyin çaresi derin bir nefes alış verisi kadar yakın. Konusmadan once derin bir nefes verin ve söylemek istediğinizi bir kez daha dusunun; kesinlikle eminseniz eger dile getirin onu. Insanlar ne demiş 10 kez olç ama bir kez kes diye. Eger gerçekten sizi mutluluk ve huzur verecek bir ilişki veya arkadaşlıklar isterseniz oncelikle insanları tanımaya ogrenin, en cok da vereceğiniz tepkileri olcmeye. Soylediginiz sözleri ya da yaptığınız hareketler ne bugunun ne dunun ne de yarının modası olacaktır; soz konusu ilişki oldu mu once kendinize söylenen ya da yapılan bu harekete nasıl bir tepki verebileceğinizi dusunun.... tatmin oluyorsanız yol sizin buyurun !
Yolunuz acık, sevginiz daim olsun