AYAK OYUNLARI !..

Dr. Sadık Özen


Ayak oyunları… Ayak oyunları…. Ayak oyunları….

Beyler yetti artık !.. Bu millet, ayak oyunlarından bıktı, usandı artık. İllallah dedi. Eğer varsa gücünüz, yeteneğiniz ve kendinize güveniniz, yeni bir şeyler koyun ortaya. Erkekçe
çıkın; ilkelerinizi, görüşlerinizi, yapmak istediklerinizi, yapabileceklerinizi veya yapamayacaklarınızı anlatın.

Bunu yaparken oy hesaplarını bir tarafa bırakın. Oy avcılığından vazgeçin. Oy kaybederiz diye korkmayın. Cesur olun. Kendinize güvenin. Siz kendinize güvenin ki başkaları da size güvensinler.

Sağcılar, solcular, ortacılar, karşı devrimciler, darbeciler !...Koltuk kavgası bütün derdiniz. Elinizden gelse birbirinizi bile yersiniz.

Yobazlar, din bezirganları, cemaatçiler, dini siyasete alet edip, inançları sömürenler, gayeye ulaşmak için her şey meşrudur dersiniz. Siz hiç utanmak nedir bilmez misiniz?
Yok birbirinizden farkınız, hepiniz aynısınız. Bulanık suya olta atıp balık tutmaya kalkarsınız. Gözleriniz doymak bilmez. Gerekirse çıkarınız için ilkelerinizi bile yersiniz ya da satarsınız.

Oy alacağız diye; yolsuzluk yapanlara, vurgunculara göz yumar, hatta arka bile çıkarsınız. Bölücülere pirim verip kamu vicdanında yaralar açarsınız. ABD ve AB’nin kuyruğuna takılıp bağımsızlığımızı tehlikeye atarsınız.

Aslında siz birer korkaksınız; meydana çıkıp güreşmek yerine, kapalı kapılar ardında olmayı yeğlersiniz. İşinize gelmezse eğer, karşı çıkanların kellesini dahi istersiniz. Sonra da bunun adına demokrasi mücadelesi dersiniz.

Bütün bunları güçlü politikacı ve lider olmanın gerekleri mi sanıyorsunuz? Eğer öyleyse kötü şekilde aldanıyorsunuz.

Liderlik; önce dürüstlük ve mertlik ister. Bencil olmamayı, başkalarının haklarına saygı göstermeyi, özveride bulunabilmeyi, ani durumlarda isabetli karar vermeyi, sırası geldiğinde feragat etmeyi, hırs ve kaprislerden uzak kalmayı, verilen sözde durmayı, kavgacılık yerine uzlaşmacı olmayı, ilkelerden ayrılmamayı, hizipçilik yaratma yerine hizipçiliği önlemeyi, topluma huzur ve güven verme yeteneğine sahip ve açık olmayı gerektirir.

Bu niteliklere sahip olamayanlar, hasbelkader bir gün başa geçebilirler, ama asla gerçek bir lider olamazlar.

Eğer iyi politikacı olmak istiyorsanız, eğer iyi bir lider olmakta gözünüz varsa; bırakın artık bu ayak oyunlarını. Oyunu kuralına göre oynayın, ofsayttan gol atıp, sonra da onu “Golll !..” diye bağırmaya ve yutturmaya kalkmayın.

Her şeyin bir başı, bir de sonu vardır. Bu son kaçınılmazdır. Zamanı geldiğinde; iyi ya da kötü, tüm yapılanların hesabı sorulacaktır. Belki “Özel Yetkili Mahkemeler” de hesap verilmek zorunda kalınmayacaktır, ama bir gün “Divan-ı Mahşer” in önüne çıkılacağı kesindir. Hatta orada, Özel Yetkili Mahkemelerde yargılananların da hesabı sorulacaktır.

Saygılarımla…

28 Şubat 2012

www.fikirplatformu.net www.edebiyatdefteri.com www.antalyabugun.com