Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
nu
nuri kaymaz

Oktay Güzeloğlu ile söyleşiler- 1

Yorum

Oktay Güzeloğlu ile söyleşiler- 1

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1770

Okunma

Oktay Güzeloğlu ile söyleşiler- 1


Oktay Güzeloğlu ile söyleşiler- 1

Nuri kaymaz: Oktay kardeşim neden hep diptekileri yazıyorsun?

Oktay Güzeloğlu: Nuri kardeşim, hayat en dipten başlar.. rakı içersin şişenin dibini görürüsün… yemek yersen tabağın dibini sıyırırsın.. dip sondur.. daha ötesi yoktur… hep dipten gidiyoruz.. hayatında sonu diptir. Ben onun için yaşamı gözlemlerlerken ararken tararken hayatın en dibinden bakarım.. hayatın en dibinden bakarsan en üstü görürsün. Bir kenarda tünemiş birileri köpek öldüren şarabı içerler. Bunları görenler bunlara ne der. Şarapçı bunlar şarapcı der. Ama bir parası olan dalyarak, beş yıldızlı bir otelin barın da oturmuş yüz liraya dublesimni içen adamın adı nedir. Keyiftir..Kadehle şarabı içiyor.. kimse ona bişey demez.. halbuki özde ikiside şarap içiyordur… yani nuri kardeşim bu işin özü sınıfsaldır…benim bakış açım insana sınıfsaldır… Tarzan (parasız, çulsuz) adam aşağılanır. Paralı adam keyif yapıyordur…biraz daha ileri gidersek nuri kardeşim, kadınlarımız, tarlabaşı şose boylarında 10 liraya etini satmaktadır.. bunun karşıtı tepedeki kadın bir kat karşılığı yatmaktadır. Kucak kucağa giderken bunun adı aşktır.. ama benim on liralık karı orospudur. Benim bu hayatları yazarken meselem sınıfsal olduğu için onların tüm hayatlarını kurcalayarak yazarım…öyle şeyler anlatırlar ki yarıda kalmış aşklarını, evliliklerini sevgililiklerini her şeyleri yarım kalmıştır… peki Nuriciğim dönüp kendimize baktığımızda bizimde ekonomik sebeplerden dolayı yarıda kalmamış mıdır. Parasızlıktan dolayı çok kadın tarafından terk edilmemiş miyiz nuri.. bizim dışımızda emekçi adamlar çocukların televizyonda gördükleri telefonları oyuncakları alamamışlardır.. ayrıca alamayanların çocuklarının çoğu hırsız olmuş karakollara düşmemiş midir nuri kardeşim… ya kadınların televizyonda gördükleri defilelere canları kalmamış mıdır.. utanmazların her gün televizyonlarda yemek programlarına yalanarak bakmamışlar mıdır .. sokaklarımız gariban orospudan gizli orospuluklardan dolup taşmış bir evde bir adam karısına üzerinde gördüğü elbiseyi nerden aldığını soramaz kızına soramaz.. sorduğu zaman pamuk ipliğine bağlı gibi aile bir anda yıkılıverir… kısacası nuri kardeşim sefaletten sokaklarda öksürerek ciğeri patlayan insanlar yanından geçen insanların hiç dikkatini çekmeden ayakta ölmektedir… istersen şuraya bağlayalım nuri şimdilik… ilerde ki sohbetlerimizde sokak çocuklarını ve adamlarını bir tur daha anlatacağız…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Oktay güzeloğlu ile söyleşiler- 1 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Oktay güzeloğlu ile söyleşiler- 1 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Oktay Güzeloğlu ile söyleşiler- 1 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL