Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Kayıp Söz
Kayıp Söz

kısa öykü denemeleri

Yorum

kısa öykü denemeleri

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2487

Okunma

kısa öykü denemeleri

zaman geçtikçe şaşırmıyor insan. meraklanmıyor da. öylece bakıyor, sanki 1000 yıl yaşamış da her şeyi görmüş sonra geçmişe dönmüş o yaşadıklarıyla, sanki her şeyin farkındaydı her zaman, biliyor, şaşırmıyor artık; yine de üzülüyor bazen... masumiyetin kaybolduğuna, dünyadaki en güzel duyguları hakkıyla hissedemediğine, belki de dünyaya olan güvensizliği ve/veya inançsızlığı sebebiyle yani suç onda olmasa da (ki aslında suçlu da yok ortada ya neyse) inanamıyor ve o an’ı kaçırıyor. şaşırmamak kötü. şaşırmamak, bedeni 24 yaşında olan bir insanın aslında 80 yaşında olması gibi. zaman böyle bir kavram sanırım, göreceli; bağımsız değil aksine bağlı... her şeye bağlı; insana, insan iletişimine, insanların iyi sandıkları iletişime, kötü iletişime, iletişimsizliğe, sabah içilen ilk kahvenin ilk yudumuna, insanın köpeğiyle oynamasına, ağlamasına, ağlayamamasına... senin düşündüklerinden çok daha fazlasına bağlı, bu yüzden zamanla her şey değişiyor, bir tek sen kalıyorsun. bu yüzden aslında herkes aynı; sen, ben, meyhanedeki adam, evinde şarabını içen kadın, sokaktaki deli... herkes aynı, herkes bir şekilde günün birinde seninle veya benimle veya onunla aynı duyguları yaşamış ya da aynı olayları yaşamış. bu yüzden oğuz atay’ı veya diğer bazı yazarları sevmiyor mu insanlar? "evet benim hissettiklerimi ama kendime bile itiraf edemediklerimi, yüksek sesle söylemekten çekindiklerimi söylemiş." bir cümle de olsa bu paralel yaşamlar veya 600 sayfalık bir kitap da olsa, insan olduğunu; iyi veya kötü her türlü tecrübeyi herkesin edindiğini anlatmıyor mu? sonunda üzüleceğini veya mutlu sonla bitmeyeceğini bile bile hayatında yeni bir pencere açmak gibi... ölüm gibi işte aslında veya yaşam gibi: ölmek için yaşıyorsun işte, ne tuhaf... ve sonunda ölüm varken, çeşitli sebeplerle kendini veya insanları üzüyorsun, bu daha da tuhaf.

bu tuhaflık içinde, "niye?" sorusunun en anlamlı olması gerektiği yerlerde, sırf artık yorulduğu ve şaşırmadığı için soramamaksa insanlığın en büyük lanetlerinden biri sanırım; aynı zamanda da bilgeliklerinden biri. lanet ve bilgelik her zaman aynı pakette gelir zaten değil mi? evet, bunu biliyorum artık. bu yüzden "niye?" sorusunun yerini "neyse" alıyor zamanla, her insanda olmuştur veya olacaktır bu geçiş, hem böylesi daha samimi, sakin.

yola çıkarken sorduğun "niye?" sorusu, yolun sonuna geldiğinde "neyse" olduğunda sakinleşmiş oluyorsun işte. katedilen her kilometrede, dönen her tekerlekte, yoldan geçerken yolun aslında senden geçtiğini, geçerken de seni ağırlaştığını, derinleştirdiğini, sakinleştirdiğini anlıyorsun, bazen bunu gerçekten anlıyorsun ve o laneti yakalıyorsun.

lanetlenin, dünyaya gerekli olan tek şey bu.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kısa öykü denemeleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kısa öykü denemeleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kısa öykü denemeleri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL