Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Fuat Türker
Fuat Türker

Çocuklarımızın Ruhunu Nasıl Besleyelim?-II

Yorum

Çocuklarımızın Ruhunu Nasıl Besleyelim?-II

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

660

Okunma

Çocuklarımızın Ruhunu Nasıl Besleyelim?-II

Çocuklarımızın Ruhunu Nasıl Besleyelim?-II

Çocuk Eğitiminde Yapılan Yanlışlar

Çocuğa özenle, şefkatle, akılcı bir şekilde ve samimi ilgiyle yaklaşmak güzel sonuç verir. Bağırıp çağırmak olumsuz etki yapar; çocuk hem bize hem kendisine saygısını yitirir.

Çocuklara din, gerici ve tutucu bir üslup ile anlatılmamalıdır. Hurafe dolu bir anlatım, çocuk için din değil, aklının alamayacağı bir kâbus olacaktır. Dini Kur’an ve sünnet çizgisi dışında hurafelerle yorumlayan kişiler, kendi ruhlarındaki karanlığı ve şirk düşüncesini Kur’an’a ve Peygamberimiz (sav)’in hadislerine uygulamaya çalışırlar. Bilim ve sanat dışarıda bırakılarak, çocuğa “oturma, bakma, yapma!” emirleriyle dini eğitim vermeye çalışmak konuyu açmaza götürür. Çocuğa baskı, dayak, şiddet uygulanmamalıdır. Şiddet işe yarayan bir unsur olsaydı Hz. Nuh (as), peygamber olduğu halde kendisine inanmayan ve Allah’a iman etmeyen oğluna şiddet uygulardı.

Dini tam olarak yaşamayan birçok aile çocuklarına Allah’ı -haşa- "Allah Baba" olarak tanıtır. Onlara göre Allah her şeyi yaratmış, sonra bir köşeye çekilmiştir. (Rabb’imi tenzih eder, yüceltirim) Adeta Hristiyanlıktaki teslis (üçleme) inancına benzeyen bu ifade İslam dışıdır, çocuğu yanlış yönlendirecek uygun olmayan bir üsluptur.

Ülkemizde geleneksel tarzda bir eğitim uygulayan ailelerin bir kısmı ise çocuklarına bilinçli bir eğitim veremezler. Çocuklara ilk dini bilgileri verenler genellikle aile büyükleridir. Allah’ı, Peygamberimiz (sav)’i, Kur’an’ı tanıtmadan, yalnızca dua ezberletir, yaptıkları her hatayı "günah" olarak nitelendirir ve sık sık cehennemi hatırlatırlar. Çocukları Allah ile korkutur, "Allah seni taş eder", "Allah seni cehennemde yakar" gibi tehditlerle ıslah etmeye çalışırlar. Çocuklar bu yüzden Allah sevgisinin ne olduğunu bilmeden hatta Allah’ı tanıyamadan büyük bir korku duyarlar. Bu hatalar nedeniyle çocuk, ileride inancını yitiren ya da ibadetlerini yapmayan bir insan haline gelebilir.

Çocuğa, Cehennemde yakan Allah değil, Cennetinde güzellikler sunacak olan Allah anlatılmalı. Çocuk öncelikle Allah’ı sevmeli. Allah’ın sevgisini ve rahmetini kaybetmekten korku duyulması gerektiği daha ileriki yaşlarda anlatılmalı.

Çocuklarımızı Allah’a Adayalım

Din ahlakı sevgidir, şefkattir; özveri, merhamet ve dostluktur. Allah, insanları, bitkileri, hayvanları, tüm yarattıklarını aşkla sevmemizi ister. Kur’an ahlakı, sevmenin sanatıdır. Çocuğa bu bakış açısıyla yaklaşırsak – Allah’ın dilemesiyle- çok güzel sonuç alırız.

Güzel ahlaka sahip insanların yaşadığı çevreler, özlem duyulan, huzur ve güven içindeki ortamlardır. Bu güzel ahlakın yaşandığı evlerde, anne- babaya itaatli, onlara "öf" bile demeyen, kötülüklerden uzak duran vicdanlı çocuklar yetişir. Bu ailelerin anne babaları çocuklarının hayırlı insanlar olmaları için çaba harcayan, birbirlerine de sevgi ve saygı gösteren, davranışları ile örnek insanlardır.

İman yaşanmıyorsa önce insanların, ardından ailelerin, daha sonra da toplumların sağlığı bozulur. Çevremize baktığımızda, insanların ne kadar mutsuz olduğunu görmemek mümkün değildir. Bu, toplumda din eğitiminin gerçek anlamda ve yeterli düzeyde yapılmamasından kaynaklanır.

Çocuğa yapılan en büyük iyilik, Allah’ı dost edinmesini sağlamak yönünde eğitmektir. Çocuk inançlı yetiştirilirse karakteri sağlam olacaktır. Tek güç sahibinin Allah olduğunun bilincinde olmayan çocuk, yaşamı süresince insanlardan korkacak, insanlara hoş görünmeye çalışacak, Allah yerine onlardan yardım umacaktır. Allah’a yakın yetiştirilen çocuk, yaşı küçük de olsa, olgun bir mümin aklına ve ahlakına sahip olur. Yaşadığı her şeyin Allah’tan geldiğinin bilincinde yaşar ve olaylar karşısında güzel tavır sergiler.

Kur’an’da, İmran’ın karısının, "Rabbim, karnımda olanı, ’her türlü bağımlılıktan özgürlüğe kavuşturulmuş olarak’ Sana adadım, benden kabul et.” (Ali İmran Suresi, 35) diyerek dua ettiği haber verilir. Hz. Meryem’i annesi nasıl Rabb’ine adadı ise, bizler de çocuklarımızı Allah’ın rızası için Allah’a adayalım. Çocuk henüz hiçbir şekle girmemiş temiz toprak gibidir. O toprağa hangi tohumu ekersek, onun meyvesini alırız. Ne kadar iyi bakarsak, meyvesini kat kat fazlasıyla verir; Rabb’imizin dilemesiyle güzellik, nimet, bereket, sağlık ve sıhhat gelir.

“Cennette ferahlık ve sevinç evi denilen öyle gösterişli bir yer vardır ki, oraya yalnız çocukları sevindirenler girebilir." Hz. Muhammed (sav)


Fuat Türker

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Çocuklarımızın ruhunu nasıl besleyelim?-ıı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Çocuklarımızın ruhunu nasıl besleyelim?-ıı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Çocuklarımızın Ruhunu Nasıl Besleyelim?-II yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL