8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1551
Okunma
Hemen hemen her şeyin bozulmaya yüz tuttuğu bir zamanı yaşıyoruz.
Madde nasıl dış ortamdan gelen etki ile farklılaşırsa, insan da aynı şekilde değişime uğruyor. Bozulma hızlı sirayet eder. İnsanın bozulması da toplumu hızla bozuyor. Vücut olarak şişer iken karakter olarak zayıflıyoruz.
Değerlerin içi boşalıyor ve kuralsızlık kural oluyor.
İnsanlar her şeye alıştı artık. Yıkılacak tabuları bile kalmadı.
Kendini ve birbirini aşma yarışı yapılıyor. Bozuluşa ayak uyduramayan ise anti sosyal ve yobaz damgasını yiyor.
Bu kötü gidişatı durdurmak imkansız artık.
Lakin iyi bir dini ve ahlaki eğitimle yavaşlatabiliriz. İçi geçmemiş genç insanların bozulmasını engelleyebiliriz.
Böyle ortamlarda Müslüman insan yetiştirme gayretleri siyasi bir hamla değildir. Tıbbi bir müdahale ve cerrahi bir operasyondur. Biliyoruz ki ameliyat, tıpta en son çaredir.
Sağlık, steril ortamda olur. Eğitim ortamı da İnsan’ın steril ortamıdır.
" Biz Müslüman değil miyiz?"
Bu ve benzeri çığlıklar boştur.
Elbette Müslümanız. Lakin bir de sosyal yozlaşma gerçeği var.
Bu durumla başa çıkmak ancak eğitimle mümkündür.
" Hocam; içimde kaynıyanı ve taşan hormonlarımı bir bilsen" diye yakınan kız öğrenci evladımı dinen ve ahlaken eğitmeden sokak ortamına bırakırsak daha ne bekleyebiliriz?
Dinden korkanların çokluğu beni hayli üzüyor. Kişiye göre din yaratma anlayışı da hayli sakıncalı bir hamledir. İslam’ı sulandırma gayretleridir. Yapanları Allah ıslah etsin diyoruz.
Bu hal böyle devam ederse gidecek huzur evi bile bulamayacağız. Bulsak da göreceğimiz muameleden endişe ederim.
İmanı olmayanın vicdanı da olmaz. Ahlaki kuralları ve hırsının, kuralsızlığının da sınırları olmaz.
Ahlak ve din dersi verilmesin diye bayram yapanlar var.
Ahlaken eksik ve maneviyatı zayıf bir insandan alim olsa ne işe yarar?
Onun ilminden insanlığa şer gelir.
Eşek gibi bir insan yetişir. Eşeğe kitap yüklesek odun taşıyan eşekten vasıflı olur mu?
Din’i kullananları sevmem elbette.
Fakat her vesile ile dine saldıranlardan da tiksinirim.
Hayır söylemeyen dilimizi susturalım.
Çünkü; HZ. Peygamber " Sus kurtul" demiştir. Ne büyük manalar gizlidir bu iki kelimede.
Cilt cilt kitaplara bile gerek yok; sus kurtul.