Bir kimsenin beni yüzüme karşı methetmeye hakkı olursa, yüzüme karşı beni tenkit etmeye de hakkı olması lazımdır. bısmark
FARQİN2101
FARQİN2101

BELA-2

Yorum

BELA-2

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1130

Okunma

BELA-2

BELA-2

Coşkun, gelen müşterilerİ, her zaman iyi karşılıyor, onlara karşı, her daim güler yüzlü hitaplarda bulunuyordu. Bunu gören Fadime ise içten içe bunu çekemiyordu. Durmadan Coşkun’u uyarıyordu. Müşteriyle fazladan, içli dışlı olmamasını, bunun müşteriyi rahatsız edeceğini söylüyordu. Buna karşın, markete devamlı gelen müşteriler ise, Coşkun’u seviyorlardı. Coşkun da bu sayede bayağı bir insan tanımış ve çevre edinmişti.
Yine bir iş günüydü. Markette, herkes görevinin başında çalışmakta idiler. Derken, kapı açıldı ve içeri bölge müdürlüğünden marketi denetlemek amacıyla gelen Tayfun Bey ismindeki, müdür yardımcısı gelmişti. Fadime, depoya inmiş, malların sayımı ile ilgilenmekteydi. Coşkun, markette yeni olduğundan bu adamı tanımıyordu. Adam, Coşkun’u kasada gördü. Yanına gelip;
- "Merhaba delikanlı. Yok mu kimseler?"
- "Hayır abi. Buyur bir konu mu var? Yardımcı olalım"
- "Kim bu marketin müdürü? Nerede?"
- "Depoya indi abi. Şimdi gelir. Bir konu varsa yardımcı olalım abi"
- "Sen beni tanıyor musun?"
- "Hayır abi, tanımıyorum"
- "Ben, bölge müdür yardımcısı Tayfun CURALI. Bu marketin müdürü kimse, çabuk çağır, gelsin bakayım"
- "Pardon efendim! Tanımıyordum sizi. Hemen çağırıyorum."
Coşkun, bir koşu hızlıca depoya indi. Fadime’ye;
- "Şefim, bölge müdür yardımcısı geldi. Seni çağırıyor. "
- "Neee! Ne zaman geldi?"
- "On dakika oluyor. Seni sordu."
- "Sen de şimdi mi haber veriyorsun bana ha? Çekil bakayım inşallah bir şey demez"
Fadime, telaşla ve hızlı adımlarla, yukarıya doğru çıkmaya başladı. Çünkü Tayfun Bey, çok titiz bir müdürdü. Daha önce de gelmiş, aksaklıklar konusunda, Fadime’yi uyarmıştı. Herhangi bir aksaklığa da tahammülü olmayan bir müdürdü. Markete gelip, Tayfun Bey’i, şarküteri reyonunu incelerken, gördü. Yanına yaklaşıp;
- "Hoş geldiniz efendim. Ben, market müdürü Fadime YILMAZ."
- "Fadime Hanım, markete geliyoruz, maşallah sizi bulamıyoruz."
- "Efendim, depoya inmiştim. Malların sayımlarını yapıp, ona göre sipariş verecektik"
- "Fadime Hanım, bu yoğurtlara hiç baktınız mı? Maşallah yoğurtlar milatlık olacaklar ve laboratuarlarda küf mantarı tedavisi için kullanılacaklar, neredeyse."
- "Bakıyoruz, efendim."
- "Demek bakıyorsunuz. Nerenizle bakıyorsunuz acaba?" Tayfun Bey, daha da hiddetlenerek;
- "Fadime Hanım, bu yoğurtların, son kullanma tarihleri dolmuş. Bunları insanlar almaya gelecek. O İnsanlar, bunları böyle görseler, ne yaparlar, acaba? Bir daha bu markete, yolları düşer mi ha?"
Tayfun Bey, bağırırken, Fadime yüzü kızarmakla morarmak arasındaki gel gitler durumunda ve tam kıta hazır ol, vaziyetindeydi. Coşkun, Fadime’ye bakarak, kendi kendine;
- "Kancık! Bize bağırırken, emirler yağdırırken güzeldi değil mi? Şimdi ayıkla bakalım, pirincin taşlarını, müdür seni iyice haşlasın da gör gününü."
Tayfun Bey, daha sonra;
- "Şu sepetler ne peki? Toplayın şunları. Rafların haline bak. Biz, sana bu marketi, bu hale getir, diye mi veriyoruz, Fadime Hanım?"
- "Şey efendim, haklısınız. İnanın böyle değil, normalde. Özür dilerim. Denk geldi, sadece bilerek yapmadık."
- "Bir de bilerek, yapsaydınız. Kapatın, şu klimayı da. Önceki gelişimde demedim mi size ben? Klima boş yere çalışmayacak, diye."
Fadime’nin, yüzü artık gökkuşağının renklerinin tonlarına bürünmüştü.
- "Bu durumu, müdürlüğe rapor edeceğim. Gerisini sen düşün, artık Fadime Hanım."
Tayfun Bey, marketle ilgili, çeşitli notlar tutup, marketten ayrılmak için, kapıya doğru yöneldi. Kasada Coşkun’la göz göze geldi. Coşkun’a;
- "İyi günler, delikanlı"
- "Sağolun efendim! Size de iyi günler."
Tayfun Bey, marketten çıkar çıkmaz, Fadime hemen soluğu Coşkun’un yanında aldı;
- "Sen, hepsi senin yüzünden oldu!"
Coşkun, hayret ve şaşkınlıkla karışık duygularla Fadime’nin yüzüne baka kaldı.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bela-2 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bela-2 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BELA-2 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Kemalkarsli
Kemalkarsli, @kemalkarsli
25.1.2012 08:41:46
Merhaba dostum.
İşim gereği uzun zamandır yoğunum.Zaman buldukça sayfaya girebiliyorum.Pozantı'tı bilirsin kışı sert olur. Yazılarını kaçırmışım kusura bakma...

Marketlerdeki alışveriş çılgınlığının dışında yaşananlar vardır. Emekçilerin yaşadıkları sıkıntılar vardır..Özel sektörün acımasızlığı vardır..Tüm bunları akıcı bir dille anlatmışşın.Kutluyorum kalemini..
Bu yorum diğer bölümü de kapsıyor..Başarılarının devamını diliyorum dostum..Selam ve sevgilerimle...
.
Kemnur
Kemnur, @kemnur
25.1.2012 01:43:29
İş yerleri Fadime gibilerle doludur. ZamanınIN EFESİ, emeklilite kediye dönüşür bu gibi işlerde, hiç bir itibar görmez...Saygıyla
7TEPE
7TEPE, @7tepe
21.1.2012 23:58:08
:))))) ben demiştim dimi kadınlarla çalışmak ızdırap diye...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL