Şimdi sorgulanmayan hayat yaşanmaya değmez(Sokrates) diye bir tabir var ve buna karşılık olarak gelen bir cevap; sen hayatı sorgulama zaten hayat seni sorgulayacaktır(Victor Frankl)...! Sorgularla geçen bir hayatın hayallere açılır mı kapısı diye kendime sormadan yapamıyorum.Ve biz insanlar ne zaman başımız sıkışsa,sıkıntılardan kurtulmak için kendimize hayat içinden kurbanlar arar dururuz.Çünkü hayat kimseye acımaz ve insanlarda insanlara acımazlar...

Şimdi kendinize sorun; sahip olduğum düşünceler,fikirler gerçekten özgür olarak benim şahsıma mı ait? diye! İşte burda kendi özgür düşüncelerinizle gerçek cevabı bulacak ama bunu kendinize bile kabul ettiremeyeceksiniz ... Cevap şudur ki: sahip olduğunuzu sandığınız düşünce ve fikirler yakın çevreden duyulmuş, kitaplardan okunmuş yada film karakterlerinden çalınmış ve kendi hayatınıza ve mantığınıza uyarlanmıştır ve bu durumu kendiniz kendinize uygulamışsınızdır!

Hayal kuramayan insanlar hayalleri yaşayamayacakları gibi gerçekliğin içinde bir yalanın kurbanı olmaya mahkum olacaklardır.Gerçek doğruyu mantık asla bulamaz. İşin gerçeği duygularda ve ruhun derinliklerinde saklıdır...Ruhuyla barışık olmayan kişinin hayalleri ve kararları her zaman tartışmaya açıktır ve güvenilmez yargılar içermektedir...Umutlar hayallerle beslendikçe insan kendi özgürlük ağacının gölgesinde soluk almaktan hiç yorulmayacaktır...
Emra Aral