Şair ne olmalı ?
Şair yaşamı sorgulamalı var olmanın var olabilmenin anlamını sorgulayan yaşama başlangıçtan ölüme gidişe kadar olan yolculuğu anlamanın mücadelesinin içinde olan beyin olmalı.
Ana rahmindeki cenin, doğum anındaki haykırış, çaresizlikteki korku, çırpınışlardaki acı, kurtuluşlardaki mutluluk, sevinçlerdeki yürek çarpıntısı, çocukluktaki çamur oyunu, gençlikteki damara sığmayan kan akışı, tek başına hayat mücadelesine atılan ilk adım, mücadelede duyulan sevinçler hüzünler yaşın olgunluğundaki tecrübe , bireye kadar inen anlatım, her psikolojideki beden
her atan yürekteki heyecanı duyan onunla yaşayan tüm yaşanan aşkları yüreği titrercesine hisseden,Seven, sevilen, ,nefret eden,nefret edilen,kahreden, kahredilen kişiliklerin nedenlerini kendinde anlayabilen ruhen aç madden doygun, tanımaya anlamaya kendini doyuramayan ruh okuyucusu,
herkesin bulunduğu yaşamın üstünde var olduğuna sebep arayan
aramaktan, almaktan hiç bıkmayan ölürken bile yaşama dair anlayamadıklarım var demeye aç olan bedenin değil de ruhun onda gerçek kişi olduğuna inanan tüm yaşamını ruhunu olgunlaştırmaya adayan ruhunun bıraktıklarıyla yaşamda baki kalacağına onu okuyan herkesin kendinde bir şeyler bulacağının ilkesinde olan kişilik olmaktır.

Yani şair toprağın bitkide oluşturacağı protein ve vitamindeki başlangıçtan kendinden sonraki milyon yaşta olduğunu bilendir.

Öylede olmalıdır ki yazan yazdığı okunan okunanlarında her bireyce kendince bulacakları olsun….
Şairin yazdığı yaşamı değil beynidir, ufkudur, hayalleri, olmasını istedikleri ve olamayanların acısıdır.
Şair yaşamdır şair candır canandır canlıya cansıza dildir..

Zeki Karabağ...