- 593 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SIR
Ben bilinen ve görünen işler yapmam herkezden farklı düşünür her kezden farklı yaşarım her kez beni bir hiç sanar fakat o hiç dedikleri insanlar yokluk içinde kaybolan toplumlara ayna olup insanlara ekmek kapısı olurlar akıl hocası olurum hayatı ögreten bazen ise küçük bir arkadaş bazen ise yetişkin bir erkek ne varlığımı nede yokluğumu nede neden var olduğumu bilirler dostlarım dediklerim sadece var olduğumu bildiğimle konuşur ona anlatırım aklımı ziyni ve zaman buldukça selamlaşırız bazen güneşle yeni düşüncelerle yeni misyonlarla ve yeni ufuklara yeni fikirlere yeni aşklara doğru yelken açarım bilimden kendime bir pay çıkartarak özümü sözümü kaybetmeden orjinal yaşam boyutunda yaşamaya devam ederek ve hiç bir haksızlıha usulsüz bir düşünce boyutuna dalmadan anlatır durur kalemim bim bir gece masallarında ki o isimsiz kahramanları o hiç kimsenin bilmedikleri görmedikleri duymadıkları insanları bulur işlerim nakışnakış ve zaman buldukça özlemlere hasretlere ve kendime derin bi zaman ayırım sessizliğin sesinde ve kendimi dinledikçe her kelimede her düşünmemde yeni hikayeler yeni sözler bulurum
ben buldukça kaybolan benlikleri aslında kendimi bulurum yaşamın kıyı semplerinde Mesela karaya beyaz demem beyazada kara demem dogrular tek olduğu gibi herkezin doğrularına saygı göstermeyi ve saygılı olmayı öğretir yaşam tarzım anlaya bilene
Mesela çevremde ki herkez beni bir deli zannederler aslında bilmezler ben akıllıyım
Çünkü görmek istediklerini görür kişiler onlarda aynısını yapıyorlardı hayatları boyunca
Görmek istedikleri gördüler duymak istediklerini duydular peki size soryorum masumca
Kendinizi ne zamana kadar kandırmaya devam edeceksiniz bunun sonu varmı sizce
Hayır sanmıyorum yok biliyorum adım gibi eminim bu kitabı okuyorsunuz biyerlerde
Ve kendinize soruyorsunuz bu yazar neyi anlatıyor kitabın içinde ki gerçekler aslında gerçek ahayatların içinde 30 yaşıma kadar biriktirdiğim birikimler yazdıkça yazasım konuştukça konuşasım geliyor dünyayı insanları hayatın her anlamanı her koşulunu izledikçe bir hikayeden bir başka hikayye bir sohbette başka bir sohbete sıcak bir türk kahvesi tadında sohbetler çokta hoş oluyor hani mesela örneğin bir kafetaryada çayınızı yudumladığınızı düşünün çevrenizde ki masalar her kez bir talaş içinde fakat siz sükut ve sakinlik içersinde gözlemliyorsunuz ordaki yaşamsal davranışları peki bu düşünceyi Uygulamalı olarak hiç düşündünüzmü veya demeye çalıştınızmı hiç hayır sanmam bazılarımız kendini bulmaktan korkarlar çünkü özü korkutur insani dürtüleri onlara
herzaman garip gelmiştir san ki tüm dünya onları izliyor gibi garip bir hise kapılırlar
aslında sadece bir düşünceden ibarettir o anda yaşadıkları korkunun boyutunu
ışık hızıyla geçer gider farkına varmadan kalbi hızlı bir şekilde atmaya başlar ve o anda
aklına yeni bir fikir gelir kalbiniz hızlı atışı kan dolaşımızı hızlandırmıştır aslında
ve kendine şöyle bir soru sorar bugün yeni bir gün yeni insanlar yeni öğretici şeyler
ögrenmeliyim mesela ne yapmalıyım mesela kitaplar konusunda ufakta olsa bilgi alabilirim
mesela oturup bir köşeye kendimi dinleye bilirim bireysel yeteneklerim ortaya
Çıkartabilirim uygulamalı bir şekilde bu uzun meşagatli hayat yolunda kendime
Ve çevremde ki herkeze yeni birşeyler ögretebilirim mesela bu ne olabilir mesela
yeni bir kitap yazmak anlatmak yaşamak yaşamın ince noktalarına deyinebilmek
bazen susmak bazen hakkını hukunu tanımak tanıtmak gibi ve sayre şeyler nebileyim işte
Boş durmada ne yaparsan yap mesela benim gibi boş zamanlarında edebiyetla uğraş
mesela al eline kalemi resim çiz aklında hayata dair düşlerini hayalarriniz ve kendini
düşündükçe düşün düşüncelerin fırtınalı gençlik yıllarının baharlarında düşünce gücünün
Ve kendinin nekadar değerli olduğunu bilmen kadar özel ve nitelikli bir düşünce olamaz
Mesela her yeni güne başlamadan yeni pilanlar yeni yeni tarzlar üret yani farklı
farklı derken insanlara tepeden bakma mayetinde demedim deli kanlı sakın karıştırma
farklı derken aklınla zekanla tarzınla yaşma ve insanlara örenek davranışla farklı ol
Farklılık ne entellektüel olup farklı gözükmek nede maço olup naralar atmaktır
farklı olmak ayrı bir yaşam boyutudur mesela bir topluma girdiğini düşün şöyle bir uzaktanda olsa izlemek gerek yeni katıldığımız toplumları ve ordaki havayı soluman gerek
ordaki kişi veya kişilerle fikir ve hayat adına konuşabilmen için sen ayrı telden çalarsan
onlar ayrı telden çalarsanız orta yolu bulmak güç olur işte böyle deli kanlı kendini dinle
Dünyada ki tüm renkleri düşün mesela güzel düşünmenin yollarını araya bilmek hoştur
Eğer ki güzel düşünüp güzel yaşamayı başara biliyorsan sen doğru yoldasın tam gaz
yola devam daima ileri daime başın anlın açık bir şekilde mesela hayatımdan bir kesit anlatayım sana deli kanlı yaşım sanırım 25 olsa gerek evet evet yaşım ti günlerde cuma
Bir akşam vaktiydi ağır ağır başım önüme eyik düşünceli bir şekilde yürüyordum dalgındım
Hiç kimselerin bilmedi bir sevdaya tutulmuştum uzaktan uzaktan izliyordum onu yıllarca
ve o gün geldi çattı kapıma ve kendi kendime dedimki ufuk topla cesaretini kendine gel
Elinde küçük sevimli bir köpeği vardı bilmem o an kendimi farklı hissetmiştim anlatamam
Bu bayan benim kadınım olmalı dedim ve sokulmak istesemde sokulamadın yılarca ve sonrasında o gün geldi çattı kapıma ve o bayan artık benim evimin kadınıydı herşeyimdi
Ve aradan aylar geçti yıllar geçti ve o hayatım dediğim kadın beni bir sanah hiç bir şey
Konuşmadan çekti gitti işte deli kanlı bu yaşamış olduğum küçük bir acı gerçeklerden küçük bir anektottu aslında ozamanlar çok büyük bir acıydı ve sonradan gün geçtikçe
devran döndükçe ve dünya değiştikçe acıların tarzıda değişiyor şimdi ise hiç acımıyor içim
Çünkü hayatla dans etmeyi öğrendim mesela ben bazen yaşamın her boyutuyla uğraşmayı
ve bu yaşadığım herşeyin tam tersini yapmaya başladığm o gün anladım ki ben bunca sene
yanlış yoldaymışım deli kanlı bu yazdıklarım ne bir öykü nede bir hikaye bu yazdıklarımda
ben varı yaşadıklarım var tabi biliyorsunuz ki yaşadığımız tecrübelerin hepsini yazmaya
kalkarsak ne kitaplara yeter nede sözlerim yazdıkça yazarım ben deli kanlı mesela
ne anladın diye sorsam sana bu okuduklarında yüzünde ki o küçük gülümsemeyi anladım
Çünkü biliyorum bu senin suçun değil aslında bu toplumun kanayan bir yarası bizler
pek fazla okuyan araştıran toplumlar değiliz mesela yeni nesil hiç değiliz ellerimizde telefonlar kulağımızda kulaklıklar hayatın gerçeklerine kendimizi nekadar yakın zannetsekte aslında hayatın gerçeklerinden herzaman uzak kalmışızdır düşündüğümüzde
hep hayatımızda ki hataları birilerinin üzerine yıkmaya çalışmışdır mesela en yakınımıza
annemize babamıza veya kardeşlerimizi mesela çok özgür takılmanın zararları olduğu gibi
mesela özgürlük altında yaşamak istiyoruz diyen her düşüncenin ziyninde şöyle bir fikir
oluşuruz ne kadar hak ve özgürlüklerimiz yaşam ve hayat boyutunda kazanabiliyoruz
bence en büyük özgürlük şu olmalı akılda başlayıp sonra icrahata dökülen kendi içinde
özgür yaşamayı becerebilen her birey bence yeterince özgürdür fakat günümüz gençleri
ve günümüz insanları her birey özgürlük kavaramı farklı düşünce boyutlarında harmanladıkları için özgürlük kavramının sadece yaşama dayalı olduğunu düşünürler aslında en büyük özgürlük düşüncelerde ki fikir özgürlüğüdür mesela şöyle bir yazı yazıdığını düşün okuduğun bu kitapta,Kalbim kırıla kırıla Bin parçaya dağıldı her defasında topladım Her defasında yeniden dağıldı Bence toplamaktansa en temizi Bırakın dağınık kalsın kalbiniz, işte bu sözlerden sonra arabesk tarzında bir yaşamın boyutuna girersin
duyguların hat safaya çıkar ne yediğinden tat alırsın nede içtiğinde aşık olmaya başladığını anlarsın deli kanlı onun için işte ozaman anlarsın biraz geçte olsa artık yetişkin
bir erkek olduğunu kimine göre yetişkin farklı farklı anlatım şekli olsada aslında ben ilk yetişkin olduğum anda ki hissettiklerime göre anlattım ben böyle yaşamıştım sanırım
Çünkü sanırım diyorum çok uzun yıllar geçti üzerinde malüm yaş 30 yolun yarısı derler
Fakat ben hala zıpkın gibi deli kanlıyım bir bakan bir dağa bakıyor aslında ama görmesi gerekenleri göremedikleri için sadece bakmakla yetiniyorlar aslında içimizde ki cevherlerdir bizleri insanları yakın hissettiren insan aslında bir hazinedir eşi benzeri olmayan ne yedek parçası vardır nede başka bir eşi insan olu günümüzden bu güne kadar her zaman bir arayışta olmuştur bu arayışlarının esiri olanlarda olmuştur olmayanlarda fakat unuttukları bir konuya deyinmek isterim yediden yetmişe kişini yaşam tarzı onun akıl sağlığı ve rusal sağlığını etkilediği için günümüz dünyasında metropol şehirlerde yaşanmanın pekte mantıklı bulmuyorum bence ruhlarımızın ve akıl sağlığımzıın iyi olması için yaşanması gereken yerleri sanırım anlatmaya gerek yok
bak deli sen gençsin yakışıklısın ve karizmatikte olabilirsin sonuçta bir insansın doğrumudur doğrudur sanırım şimdi bir canlıdan bir hayva ırkında yola çıkalım örnek olarak dili vardır ama konuşamaz konuşsada kendini anlataamz kendini onun yerine koy
bu verdiğim örnekten aslında şunu anlatmaya çalışıyorum kendini bir başka canlının yerine koymayı eğerki bu yaşam boyutunda kendimizi bir başkasının yerine koyamıyorsak biz bir hiçizdir çünkü acı çekenin halinde anlamak için dilsiz olmaya gerek yok fakat biz insan oğlu dünyanın ve tabihat ananın bize sunmuş olan niymetlerine öylesine kapatmışız ki kendimizi öylesine maddenin eseri olmuşuz ki gerçek güzelliklerden
Sürekli hem kendimizi hem ruhumuzu mahrum bırakmışıdır bazen farkında bile olmadan
Sanırım bugünlük bukadar kitap okumak yeterli kendine zaman ayırdığın için teşekürler.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.