20
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1770
Okunma

"Neler düşünüyorsun ? İnsan bu kadar dalgın mı olur? "
Selma, biraz kızgın "Nedenmiş o ? Bazı şeyleri düşünmeye herkesin hakkı var .Sizin bu ani hareketinize doğrusu bir anlam veremedim."Dedi yarı öfkeli.
"Özür dilerim; sizi kızdırmak istemezdim."
"Siz hep böyle özür dilemekle mi geçireceksiniz? Biraz kendinize gelin ."
"Hadi , barış ilan edelim de; şurada oturalım biraz .Gel lütfen."
Selma ,zor da olsa yürüdü ,denize bakan bir banka oturdular.
"Nasılsın ?"
"İyi... siz nasılsınız? Yine kayıplardasınız."
"Evet, yine dışarıdaydım; .akşam geldim. Bu gün de sizi buralarda bulurum ümidiyle geldim. Yanılmamışım."
"Niye? Beni niye bulacaksınız?
"Hiiç, öyle görmek istedim. İşini merak ettiydim .Nasıl gidiyor?"
"Biliyorsunuz; işlerim iyi gidi yorve epey de ilerleme var."
"Aferin... çok başarılısın."
"Olmak zorundayım da... yalnız Leyla canımı sıkıyor biraz .Sabrediyorum ama; bakalım ne zaman patlatacak beni ."
"Niye ki ?"
"Bilmiyorum; geldiğimden bu yana hiç anlaşamadık , anlaşamıyoruz. işte Neden bilmiyorum.
O beni sevmedi galiba; ben onun yerini almışım .o masaya kendisi geçecekmiş."
"Bunu kim söyledi ?"
"Kendisi; geldiğim ilk gün dedi."
"Sen bir şey demedin mi ? "
"Hayır, söyleyemezdim ;daha çalışmaya başladığım ilk gün şikayet edemezdim.Bu benim karakterim değil ,aslında sana da söylememem lazımdı ama... dayanamadım. Lütfen aramızda kalsın; ona da bir şey demeyin, galiba bir akrabalık varmış."
"Peki bunu kim söyledi ?"
"Duydum;onun için çalım yapıyor .herkesi küçümsüyor."
"Yaaa ,sen ona aldırma .Eğer seni üzecek bir şey söylerse altında kalma, kendini müdafaa et; gerisini düşünme ."
Hava kararmaya, başlamıştı .Artık gitmem lazım çocuklara baktı; yoktular.Metin Beyi görünce ablasının konuşacağı vardır diye yanlarına gelmemişlerdi. Ayağa, kalktı :
"vakit geç oldu, gitmem lazım ;allahaısmarladık."
"Yarın görüşür müyüz?" dedi Metin.
"Bilmem? Benim yerim belli; siz yoksunuz ortalarda."
"Tamam ,bir kahve içmeğe geleceğim "dedi ve ayrıldılar.
Selma düşünceli idi ;iyi birine benziyor Metin Bey ama; hepsi iyi biri benim için, daha fazlası olamaz.
Eve geldi...
Annesi, kardeşleri sofrayı hazırlamıştı. Babası soran bakışlarla Selma ya baktı .
"Metin Bey di ;parkta karşılaştık da ...Epeydir dışarıdaydı, yeni gelmiş;biraz lafladık."
"Bak kızım seni iyi yetiştirdiğimizi biliyorum ;kendini sakın unutma ve bizi de adımızı lekeleyecek bir şey yapmayacağını bilsemde ,yinede açık konuşacağım.Babana kızma , darılma .Böyle iş yerlerinde çok duyuyoruz patron, sekreter ilişkilerini .Aman kızım ! "
Selma babasının yanına oturdu .
"Biliyorum, baba; seni üzecek ,başını ,önüne eğecek bir şey yapmam ;korkma sen, sakın ola hiç üzülme.
Nasılsın ? Senin azıcık ateşin var gibi ."
"Evet kızım kendimi hiç iyi hissetmiyorum."
"Tamam babam; yarın doktora gidiyoruz ,ben iş yerinden izin alacağım."
Sabah kalktığında babası daha da ateşliydi .Doğru iş yerinde müdürün yanına gitti babasının durumunu anlattı .
"Sizden izin istiyorum efendim ; babamı hastaneye götüreceğim."
"Dur bakalım; telaş etme .Önce şirketin doktoru bir baksın, hastaneye gerek duyarsa götürürsün."
Telefona sarıldı. Yarım saat sonra ise doktor babayı muayene ediyordu .Doktorun biraz yüzü asılmıştı.
Selma ya dönerek:
"Hastaneye kaldırıyoruz" diyerek, ambulans çağırdı .Adamcağız çok hastaydı .
Doktorlar" Gereken her şeyi yaptık; Allah tan umut kesilmez" demişlerdi.
Selma şirkete dönüp müdürden tekrar izin istedi .
"Bana birkaç gün izin verir misiniz?.Babam çok hasta imiş."
"Tamam kızım bu hafta izinlisin; hadi git."
Selmacık eve gelip üzerini değiştirdi ;hemen hastaneye gitti.Babasına serum takılmıştı.
Annesi ağlamaklı
" Kızım nesi var babanın ?"
" bilmiyorum annem ;baksana çok geç kalmışız .bilemedik. Ne yapılacaksa yapacağız annem ."
Evleri satılmış;parayı bankaya yatırmışlardı.Artık o ev parasıydı ,şimdi ne lazımsa yapacaktı o para ile isterse hepsi gitsindi.Selma içinden geçirdi o para onundu.
Sonra doktora gidip babasının neyi olduğunu sordu .
"Ne yapılması lazımsa yapılsın "dedi.
Doktor düşünceli bir halde:
"Pek fazla yapacak bir şey yok;hastalık çok ilerlemiş.yapabileceğimiz sadece çok acı çekmemesini önlemek hepsi bu .Ne kadar yaşar bilinmez ama çok değil."
Selma ,yıkılmıştı.Fakirdiler ,ama mutlu idiler .Şimdi bu fakirliğe kara bulutlar çökmüştü.Evlerinin direği, çok sevdikleri babacığı onları bırakıp gidiyordu .Buna nasıl dayanacaktı...nasıllll ...
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK...