4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1078
Okunma
Bir o yana bir bu yana bakmaktan ve olur olmaza kafa yormaktan yorgun başımı belki açılırım diyerekten gökyüzüne doğrultum.
Görmek istediğim biraz aydınlık,biraz sıcaklık ve biraz da belirginlikti.
Bir hava ya baktım.Bir içimi dinledim.
En buruk,en kırık ve karamsar hangimiz acaba diye düşündüm.
Şimdi...,
Hava bulanık.ortalık karanlık.Üstelik ayazıda var.Gün yüzünü gösterecek gibi değil.Yarınıda bu günden farklı görünmüyor.Üç beş gün değil ki,günler aylar istiyor içimin ısınmasına,önümü aydınlatmaya ve karabulutların dağılmasına...
Ya ben...,hüznün en verimli tarlası,sağlığın kıtlığı,umutların küllendiği ve vuslatın asla yetişemediği ben.
Tırmalamış sanki hayat beni.Pençelerini geçirdiği her yanım kanıyor.İşin kötüsü herkes benden umudunu kesmiş gibi ne zaman yıkılacağımı bekliyor.Sanki bir zamanlar sallayıp herkesi, her işi sırtına alan ben değildim.Sanki,en canım acıdığında bile onları mutlu etmek için gözyaşlarını gizleyen ben değildim...
Eeee...meğer yokmuş birbirimizden farkımız.Denize düşen yılana sarılırmış misali havaya tutunmuşum.Her zaman ki gibi kendimi bile unutmuşum.
Zaten falcılar bile söze başlarken ne çıkarsa bahtına,at bir beşlik abla demezler mi...
Bu günkü falım az bulutlu,sürekli yağışlı ve asi rüzgarlı çıktı.Umutlarımda eger kısmetse bir başka bahara kaldı.
Herkese bol güneşli ve vefalı gönül dostları diliyorum.
Sevgi ile kalın.
TÜM OKUYAN DOSTLARIMA VERDİĞİM KASVETTEN DOLAYI ÖZÜR DİLERİM.
ÇİMDİK 16.11.2011