2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
658
Okunma

düşler iksirli ayrı bir dünyanın,gerçek dünyada hayata geçirilmeyi bekleyen prototipleridir;ilahi kuvvet tarafından bahşedilen...
düşsüz bir insan,insansız bir eve benzer..o evin bir değeri ve etkisi vardır muhakkak ama yaşanmayan bir güzellik ancak bir çerçeve içindeyse veya bir kartpostalın üzerindeyse kullanışlı olmuşluğu vardır..düş bir enerjidir bi yerde kaynağı umut olan..
düş dünyamızın güneşidir,onsuz ne yeşillik olur ruh iklimimizde nede yeşilliklerin çağırdığı kanatlı kanatsız meleküti varlıklar..
gönül bir bahçeye benzer ki oraya ne ekersen onu biçersin..gönlünü karabasanlarla doldurursan şüpheler ve vesveseler yoldaşın,ayakbağın olurlar..düşlerle bezenen gönüller herdaim huzurlu ve ümitvar olurlar..
düş bir duş gibidir.duş bedeni düşlerse ruhu zinde tutarlar..ve öyle bir düş kurmalıdır ki insan sonsuz zindelik envanterlerinden sadece biri olsun...
düş öyle bir yapay vahadır ki düşüşler düşün büyük olursa engel olamaz ona ulaşmana..
düş düşüncede başlar ama orada biterse bu bir zaaf belirtisidir..
yılgınlık ve zaafın kaynağı da düşüncedir ..şu benzerlik te manidardır: bir nefes üflersin soğutur bir nefes hohlarsın ısıtır...aynı nefesin duruma göre şekil değişmesi aynı düşünce merkezinin salgıladığı umut ve yeis dengesinin kontrolünün bile elimizde olduğu vakıasını kaydeder..
velhasılı kelam düş kurmak ve ona hizmet etmek varlığımızın bir sebebidir,sunulan amaçlar ışığında hareketimizin gereğidir...