12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2742
Okunma

Öyle bıkkın ve suskundu ki.Anlaşamıyordu işte eşiyle. Hergün hır gür ; her gün gözyaşı.Aralarında sevgi saygı kalmamıştı.
"Bitti ...bitti artık "dedi.Bu tartışma bardağı taşıran son damla olmuştu.Eşyalarını toplarken durmadan içini çekiyordu. Oğlu ise herşeyden habersiz sorgu dolu yüzüne bakıyordu.Daha çok minicikti .
"Anneee" diye ağlamaya başladı .
Kadın tüm hırsını ondan alır gibi hırpaladı
"Sussss! Yeter artık! Ber de seninle uğraşmamayım."Sertçe koltuğa oturttu onu.
Öyle canı acımıştı ki... Bu kez feryat figan ağlamaya başladı.Kucağna alsın diye annesine ellerini uzatıyordu.Oysa o hala umursamaz şekilde ne bulduysa valizine tıkıyordu.
Sırtına bir hırka geçirdi.
" Anneeeegiiim ...Annegiiiim ! " diye ağlıyordu masumcuk.
Duymuyordu, sanki...sanki duvar olmuştu yüreği kadının.Kağıda alelacele birşeyler karaladı.
Gidiyorum beyefendi
Bu çocuk benim olduğu kadar senin de; bakmaya mecbursun.Aramızda herşey bitti.
Hoşçakal...
Kapıyı vurup çıktı.
Komşular minik yavrunun sesine koşunca biçareyi perişan vaziyette buldular.Onu ne kucağa alıp sevmeleri teselli etti nede verdikleri mamalar .Susturmak mümkün değildi.
O akşam baba eve döndüğünde olay daha da büyümüştü.
Oğlunu alıp annesine götürdü mahçup bir şekilde...
" Anne olmadı , olamadı yapamadık biz karımla"diyebildi sadece.
Yaşlı kadın susmuş ; çökmüştü adeta.Torununu kucağına alıp sarılırken yüreği kan ağlıyordu.Hiç soru sormadan sadece gözlerinle konuştu.
"Bizler hiç mi zorluk çekmedik? Bu kadar sabırsiz değildik.Ne olursa olsun herşeye katlanırdık. Neden gençler birbirlerini anlamıyor ve hemen çözüm aramadan kısa yoldan bitiriyorlar evliliklerini? Offf ...offf."Miniğin ağzına emziğini verip ayağında sallamaya başladı.
Veee mahkeme boşanmalarına karar vermiş; çocuk babada kalmıştı.Babaanne bu üzüntüye dayanayıp hastalanınca , komşular oğlunun tekrar evlenmesi için araya girdiler.
" Genç adam ; küçük çocuğu da var."
"Evet yaa"
" Hacer Hanımın kızı var ya onu yapalım."
" Doğru; hem elinde hem dilinde."
Hepsinin gözleri Fatma Hanımdaydı.
"Fatma Teyze sen yaparsın bu işi; sevaptır. Kırıp saralım ."
Ve... baba yeniden evlendi de...
Keşke masumcuğun derdi bitseydi. Bu kez üvey anne minicik bedenini dövmeye başladı.Tek sevindiği ;mutlu olduğu anlar nadir de olsa babasının gelip ona sımsıkı sarılıp öpmesiydi.
Diğer zamanlarda oldukça hırçınlaşmış; kendini sevdirtmiyor, tükürüyor,tekme atıyordu.Çok yaramazlaşmıştı.Kimseyi sevmiyordu; kimseyi...Daha dört yaşına yeni girmişti.Anne baba sevgisinden yoksun ;ruhu yaralı bir insan yetişiyordu neyazık ki...
Yorum sizin can dostlarım.