Bir kimseyi sahip olmadığı sıfatlarla övmek, onu kibarca yermek demektir. cemil sena
bekir güçlüer
bekir güçlüer

HYPATİA

Yorum

HYPATİA

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1033

Okunma

HYPATİA

HYPATİA

" Tanrı iradesini hâkim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır; yeryüzündeki kötü insanlar ise, kendi iradelerini hâkim kılmak için Allah’ı kullanırlar."
- Giordano BRUNO-


O , tarihin gördüğü en etkileyici ve ilgi çekici kadınlardan biriydi. Hem belinden aşağıya kadar uzanan saçlarıyla göz kamaştıracak, nefes kesecek kadar güzel, hem de adını matematikçi, filozof ve astronom olarak tarihe yazdıracak kadar zeki bir kadın. Ve ne trajiktir ki ölümüyle bile unutulmayacak bir kadın. Üzerine çullanan onlarca erkeğin darbeleriyle son nefesini veren, cesedi sokaklarda sürüklenip, eti kemiklerinden midye kabukları yardımıyla ayrılan ama ne olursa olsun tarihin unutulmazları arasına giren bir kadın.

İskenderiyeli Hypatia.

Bu unutulmaz kadının yaşamı Agora adlı filmine konu olmuştur.

Yukarıda ki fotoğraf, bu başarılı kadının, bundan 1600 yıl önce, zamanın üniversitesinde öğrencilerine ders anlattığı bir sahneyi canlandırmaktadır.

Kesin olarak doğum tarihi bilinmese de, 370-415 yılları arasında yaşadığı tahmin edilmektedir.
Hypatia’nın doğduğu ve olgunluğa ulaştığı yıllarda politik ortam karışık, halk arasında yaygın olan din duyguları çeşitlidir. Eski çok tanrılı inanış bitmemiş, yeni yayılmaya başlayan Hıristiyanlık ile Musevilik arasındaki çekişme ve çatışmalar devam etmektedir. Halkı yöneten kişiler, hâkimiyetlerini devam ettirebilmek için dini duyguları kullanmakta, Hıristiyan kilisesi papazları ise dini, yaşama hâkim kılmak için halka baskı yapmaktadır.

Böyle bir ortamda Hypatia, zamanın şartlarına göre iyi yetişmiş, politik ilişkileri olan ama asıl Bilim İnsanı olarak öne çıkan bir kişiliktir. Üniversitede verdiği derslerle gençleri aydınlatıyor ve devrinin politikacılarının yönetim biçimlerine ve fikirlerine karşı çıkıyordu. Elbette böyle davranan kişiler, yöneticilerin işine gelmemekte idi.

Zamanın kilise papazının gayretleriyle, Hypatianın din dışı şeylerle uğraştığı, yaptıklarının ve anlattıklarının bir kara büyü olduğu halk arasında yayılmış ve papazın kandırarak kışkırttığı kişiler tarafından, günlük gezintiden dönen Hypatia bindiği arabadan kaçırılarak kiliseye götürülmüş, orada derisi yüzülerek feci şekilde öldürülmüş ve sonra cesedi parçalanılarak İskenderiye sokaklarında dolaştırılmıştır.

Böylece; halk bir kara büyücüden kurtulmuştur(!)

Ama asıl, yöneticiler şiddetli bir muhalifinden, kilise papazları ise tarihteki ilk kadın Bilim insanından kurtulmuşlardır.

Bu olayın ardından halkın üzerindeki dini baskılar daha da artmış ve tarihte karanlık bir dönemi ifade eden ortaçağ’a girilmiş, yönetim ve halk üzerinde kilise hakimiyeti başlamıştır.
Bilindiği gibi ortaçağ insanlığın en karanlık dönemlerindendir. Hypatia’nın katliyle başlayan bilim insanlarına karşı başlatılan saldırılar bu dönemde tüm hızıyla devam etmiştir.


Aslında halkı, bilimin ışığıyla aydınlatma gayretinde olan Bilim İnsanlarına saldırılar tarih boyunca hiç bitmemiştir. Çünkü halkın bilgi sahibi olması ve aydınlanması, dini, otoritelerinin bir aracı olarak kullanan ve halkı köle olarak çalıştıran yöneticilerin işine hiç gelmemiştir.

Bilim insanlarına ve Özellikle Bilim Kadınlarına yapılan bu baskılar günümüzde de devam etmektedir. Bunun en yakın örneği, rahmetli Prof Dr. Türkan SAYLAN’a yapılanlardır. Zaten hasta olan SAYLAN’a kurduğu, yaşattığı ve çocuğu gibi saydığı ÇYDD (Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği)’ ye terör çetesi muamelesi yapılması,ve şahsına yapılan baskılar sonucunda ölümü hızlandırılmıştır.

Bu gün Ülkede, çıkarılan kanun hükmünde kararname ile ,Milli Eğitim Bakanlığın yeni eğitim politikasında, Anayasanın mevcut hükümlerinden olan, Atatürk ilke ve inkılâplarına atıfta bulunan tüm cümleler kaldırılmıştır.
Böylece, Türk insanının aydınlanmasına sebep olan ve bağnaz yobazlarla mücadele eden Atatürk devrim ve ilkeleri teker teker silinmeye çalışılmaktadır.

Böylesine karanlık günlerin yaşandığı bir ortamda ÇYDD’nin himayesinde çağdaş fikirlerle beslenmiş olan genç insanlardan 827’si 2011-2012 yılında yurdun dört bir yanındaki üniversitelere girme başarısını göstermişlerdir.
Bu başarı ve aydınlanma gayretleri ise Cumhuriyet ve Atatürk karşıtlarının işine gelmemektedir.
Tıpkı Hypatia’nın öldürülmesinde olduğu gibi
Umulur ki; 2011-2012 Eğitim ve Öğreti Yılının başladığı bu günde, Akla, Bilime, Bilim İnsanına gereken önem verilir. Çağdaş fikirlerle donatılmış insanların yetiştirilmesi esas alınır.

Bekir GÜÇLÜER

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hypatia Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hypatia yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HYPATİA yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
tacettin yıldırım
tacettin yıldırım, @tacettinyildirim
20.9.2011 08:08:51
emek ile yoğrulmuş....içeriğiyle ders alınması gereken muhteşem bir yazı saygılar komutanım...
glenay
glenay, @glenay
19.9.2011 12:47:24
10 puan verdi

Aydınlatıcı güzel bir yazıydı . Türkan Saylan,ı üzülerek hatırladım . Bu yönetim değişmedikçe halkın aydınlanması mümkün
görünmüyor . Atatürk ,ün üstüne kocamAn bir çarpı işareti çekildi .. Tebrikler ..
Um
Umut Kaygısız, @umutkaygisiz
19.9.2011 11:35:27
Çok güzel bir çalışma olmuş. Benim gibib mitoloji ve tarih meraklıları içinde birebir. Tebrikler.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL