Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
~ Ş i m o ~
~ Ş i m o ~

su üstü sargılı saç

Yorum

su üstü sargılı saç

9

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1872

Okunma

Okuduğunuz yazı 14.9.2011 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.

su üstü sargılı saç



Gün devrilir de Talat devrilmez miydi?



Mahzen sanıp yıllanmış cümleleri dudaklarıyla tadarken kendini bilmediği kapıların önünde buldu. Soyundu sürgülere söküldü asırlar önce ısırılmış bir dil saklıydı ta âdemden kalma diş izli meyve kadar tortuluydu odası.

Talat seyrek saçlarını parmaklarıyla yoklarken ıslandı parmakları. Hayatın kal eylemlerinde alışkanlığıydı seyrek saçları arasında cevaplar aramak! Aradığı cevapları bulamayacağını bile bile yine de dalardı derinliğin ketum sessizliğine.

Sakince tavanı süzdü hırpalanmış tahtanın cilalı göğsünden. Damlalar art arda atlayıp
Talat’ı susturdu. Anlam veremeden tavan arasına koşar adım çıktı. Tam karşıda bir şah gibi köşeye oturtulan sandığa takıldığında gözleri şaşkındı.

“Hoş geldin” diyormuş kadar ev sahibi görüntüsü vardı ortamda. Sandığın anlamsızlığı bastırdıkça korkuyordu içten içe sıkıştı parmakları seyrek saçlarında cevap mı bulamadı.

Şimdi yine bir kapı kirpiklerinden bir sızıntı az evvelki damlalara özenerek atladı ve ahşap zeminin tozlarını dağıtarak düştü. “ Talat oğlum bu düş değil “ diyerek telkinler verdi kendine.

Mat bir ses bu kadar hırpalar mıydı kulağı? “Ne işin var senin burada” hızlandı adımları.
Sandığın suntadan ve boyasız olması korkularını bastırdı. Korkulacak bir şey yok tu da zaten.
Talat karşılaşmaktan korkuyordu bilmedikleriyle belki de. Bundandı hayatın dışında kalma sebebi kim bilir Talat bilirdi bilmezden gelirdi!...

Önceden yağlanmış gibi hemen açılan sandığa gömülü camları siyaha boyanmış bir cam kutu silikonlarıyla oynanan mavi saplı tornavida bile ben yaptım der gibi baktı gözlerine. Su cam kutudan akıyordu parmakları seyrek saçlarında bir daha aradı anlamı bulamadı.


Her sabah yetmişinde bir adamın parmaklarıyla cam dibi hasreti sararken sigarasına “Bir nefes sana bir nefes bana” der yakardı yıkardı hasreti bu adam. Neden hiç üşümezdi?

Aniden duran dolmuşun koltuğuna vurunca kafasını uyandı. Ağzında en ezbere bildiği küfrü sarf etmeye hazırlanırken tam karşısında duran, orta boylu, gözlerinde şehrin bütün sırrını taşır gibi “böyle bir güzellik neden yaratılır” sorusunu sorduracak kadar alımlı, karmaşık desenler gördü. Kırmızı rujlu dudaklarıyla “otura bilir miyim” bir ses yankılandı kulağında. Bu yankıdan nefret ederdi . Delirmiş gibiydi. Sessizce yana kaydı. Sesini çıkarmadı çok fazla. İçiyor, uyumuyordu. Gerçekten tükenmişti tütün ekmişti ciğerine.

çok dağınıktı çok! Kadın onu dilenci sanmamak için zorlanıyordu. Daha öncelerden de dilenci sanılıp para vermeye kalkan adamı kovaladığını anımsar gülerdi kendine. Çaktırmadan bakınca yakalandı gözleri! Kadın hemen” bir sorun mu var” dedi kendinden emin bir tavırla “ evet “ dedi. Ukala bir sesle “Sorun neymiş algınızdaki dilenci mi sorusuna hayır deyin sorunumuz kalksın ortadan “ O şehir gözlü kadın gözlerinde şimdi gizem gezdiriyor gibiydi. Bu hissel tavrını severdi. Sırtını yaslayıp sustu. “ Bir kadın daha, bakışının anlamını saklamaktan kaçınmayıp beni yücelti gözünde” diye iç geçirdi sessizce. “Ah kadın sende sevdiğim kadının gözleri var onun yerine mi doğdun” demek geldi içinden vaz geçti. .İndi dolmuştan. Kalın kumaşlı ceketinin cebinden sigarasını aldı ve bir yudum eski hatıra çekti ciğerlerine sevdiğinin gözleri sadece susuştu…


Cam kutuda su vardı. Suyun içinde bir tutam saç ve saçın bir bölümü sargı beziyle sarılıydı. Talat öyle bir derin an’a daldı ki gözlerinde ki korkulu salgıyı saldı saklamadı.

Sargı beziyle saklanıp akvaryumun içinde izole etmenin anlamı neydi. Ölü bir kadın gibi su üstüne vurmuştu sargılı saç! Bunun da adı “ sus ” tu tabi. Talat’a kalan da sus !...




’yazı yazmak başka bir aralığın ara aydınlığına yüz dönmektir işte o ışıkla beni yanlız bırakmayan yazar ve şair mehtap ALTAN ’a desteğinden dolayı teşekürlerimi iletiyorum saygımla’

şimo
sinan şeker

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Su üstü sargılı saç Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Su üstü sargılı saç yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
su üstü sargılı saç yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
15.9.2011 14:20:21
bir anlık düş dedi

bir anlık düş kurarak

.
Şadiye gürbüz(zaralıcan
Şadiye gürbüz(zaralıcan, @sadiye-gurbuz-zaralican
15.9.2011 13:29:52
canım kardeşim çok güzeldi hayranlıkla okudum bende güne düştüm şimdi anladım sen şiir asmamışsın meydan bana kalmış:)
devamı gelsin kalemin nur olsun saygılarımla zaralıcan
inci*
inci*, @inci-
15.9.2011 10:25:49
(Mahzen sanıp yıllanmış cümleleri dudaklarıyla tadarken kendini bilmediği kapıların önünde buldu. Soyundu sürgülere söküldü asırlar önce ısırılmış bir dil saklıydı ta âdemden kalma diş izli meyve kadar tortuluydu odası.)Yazının özeti. tebrikler size bu kadar derin manayı bir kaç cümleye sığdırmışsınız.



yalnız kalmış, dünyayı umursamaz ve en sevdiğini kaybetmiş bir Adam.....
O qué
O qué, @o-qu
15.9.2011 10:18:56
Yerine oldukça yakışan bir gün seçkisi...
Çok çok tebrikler şair, saygı ile.
Abdulkadir BOSTAN
Abdulkadir BOSTAN, @abdulkadirbostan
15.9.2011 01:36:38


her geçen gün, şiir ve nesirde çıtası yükselen şair
yine farklı bir kahraman ile seslenmiş / Talat...


çokça beğenim ile
tebriklerimi bırakıyorum ...saygımla



berze
berze, @berze
14.9.2011 13:01:27
10 puan verdi
Sanırım herkesin içinde bir talat var buradaki talat hayatındaki olan karmaşada,yaşamışlıklarında kaybolmamak için çabalayan ama eskilerden sıyrılamayan talat
teşekkürler şimo zevkle okudum tebrikler
Fulya CODAL
Fulya CODAL, @fulyacodal
14.9.2011 00:53:05
10 puan verdi




yazıda bambaşka bir tarzınız var, üstü kapalı bir anlatımınız

şiir yazan Şimo'dan daha farklı satırlar ve dokunuşlar var..

bazen merak ediyorum, hangi acılardan geçmiş olduğunuzu


saygılarımla, tebrik ederim..


Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
14.9.2011 00:30:10
9 puan verdi
Destek, bir ırmağın denize dökülme cesaretine rüzgâr verebilmektir...

Yazının duygusuna, kurgusundaki öz'e dokunmadan imlâsındaki kısıklığa verilen ufak bir destektir bu...

Ve Talat hepimizin içindeki iç ses kasırgasıdır belki de!...

Saygılar...

Mehtap ALTAN tarafından 9/14/2011 12:31:17 AM zamanında düzenlenmiştir.
hülya hicran
hülya hicran, @hulyahicran
14.9.2011 00:20:24
Anlayışımda kıtlık olmasaydı anladım diyecektim sanırım aklım biryerlerde sus kalmış durmuş gün devriliyorda Talat devrilmiyormu Talat kim acaba rolü neydi yada ona verilen oyun tabi bu hikayenin yazanı vede bir desteğini esirgemeyeni var demekki sorun bende bunun adı sustu Talat değil ama ben susuyorum
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL