1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1040
Okunma
Bir gece vakti uyanıverip böyle ellerim boşluğu yoklayacak mıydı. Bir dizenin kafiyesi gibi, tekrarlı...
Gecenin bir yarısı, dudakta hasret susuzluğu...
Merhabalar,
Vakitsiz bir yazış oldu sultan. Ani bir korkunun uyandırıverdiği, bir başka korkuya bitişiverdiği... Dudakların kuruyuverdiği...
Bu kadar bütünüz işte, geceyle, gündüz kadar. Birbiri içine giriverir böyle ansızın. Gideceğim der gece sanki; ’yaşayamıyorsun ya beni doyunca, al işte, gidişimi hisset böylece.’
Yine de seviyorum geceyi. Başımı yastığa koymam uyurken, gecenin bağrında uyurum. Onunla fısıldaşırım, konuşurum. Gizli hallerimi bilir o. Katlanır bana o.
Seviyorum geceyi, gece düşüm.
İşte uyandırdı beni. Gör diye yıldızları. En parlağı hangisi. En sevdiğin hangisi. En ağladığın. El salladığın...
Hiç ses olmadığında böyle, elinde hışır hışır bir kağıt, yüreğinde ufaktan bir ağıt... "Ömrümün son durağında - seni buldum yanımda - aşkımın sonbaharında - son yapraksın dalımda"... Yazılanlar yazılmıştır. Defter kapanmıştır. Mühür basılmıştır.
Bilmezsin buhur gözlüm.
Neler çektiğim değil mesele; çekmediğim. Emanet hayallerim yerinde yoklar. Yerinde yeller eser ay zamanında. Bir yaprak sürüklenir sokak başında. Dallar yekpare sallantıda. Boşluğa çizilen bir portreyim şimdi. Gece çizilip, tekrar çizilen, tekrar çizilen...
Ani bir iç çekişi duyar gibi oldum şefkatlim. Bir nefes alışı, kulağımda...
Gecem beni bekler... Koynunda ışıklı bir düş hazırlar her akşam. Bir sızıyı dindirmek için, dokunur gözlerime ince parmaklarıyla, ağla diye... Dök içini. Rahatla diye...
Biliyorum. Şu an pencereyi zorlayan rüzgarlasın. Sessizliği aşmak işte o kadar zordur burada. Gelsen de giremezsin gül meltemim. Gelsen de bulamazsın hasretim...
Bilmem tekrar yazabilir miyim.
Fırsatım olur mu. Gece uyanabilir miyim.
Bir kelime daha ekler miyim son satıra.
Bilmiyorum sırlı rüyam.
Bilmiyorum.
Hoşçakal diyorum...
-akdenizce-
* Tırnak içindeki dizeler şarkıdan alıntıdır.
tinyurl.com/38ttmq