2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1340
Okunma

Mutluluğu aradım, mutluluğu...
Mutluluğa; sevgiye aç insanlarda. Yanlış yerde, yanlış zamanlarda...Yanlış insanlarda, tanımadığım suratlarda...
Gündüz vakti elinde; içinde mum yanan, bir fenerle dolaşan, ne aradığını, soranlara; " Adam arıyorum! Adam!" diye cevap veren "Diyojen" gibi; değildi!... Arayışım...
Ben; sessizce gözlerine baktım insanların. Ruhumda ki "ışık"tan; gözlerime fener yaptım.
Ruhların dan gelecek bir ışık’ tı, benim; karan’lık gözler’ den beklediğim. Mutluluğu; sadece insanlarda sandım.
Küçük bir çocuğun; sevilme isteğiydi belki, şefkatle başımın okşanması, sımsıkı; sarmalanmaktı, güvendi belki de aradığım.
Bende sevgiye açtım...Hep sevgiye aç! insanlarla karşılaştım. Sevgiyle büyürdü çocuklar,
bu yüzden büyümedim; içimde bir yerler’ de hep çocuk kaldım.
Yanlışlarda yaptım, gençliğimin; çılgın tehlikeli korkusuz dönemlerinde, acılarla tanıştığımda yaşamımın
altın çağların’ da mutluluk hep dışımda sanırdım..
Öyle zamanlar oldu, küçükken yediğim şekerler gibi; minicik ilaçların beni mutlu edeceğine inanıp ilaçlara kandım.
Renkli ilaçlarla mutlu olduğumu sandım, yanıldım...Uyudum, yaşamadım, uyuştum, dünyaya sanki bir perdenin arkasından baktım...
Sahte yüzüydü çok geçmeden anladım.Yapaydı; mutluluklar, bıraktım...
Mutluluğun; dışımda değil; içimde olduğunun farkına vardım. Gözlerime fener yaptığım ruhumun ışığını, kendi içime tuttum. Maneviyatı buldum. Kendimde; huzurla mutlulukla tanıştım... Kendime mutluluğu öğrettim. İnsanlara dağıttım. Yaşam ve ölüm çizgisinde bir gidip bir geldiğim zamanlarda; mutluluğuma sarıldım.
Yüreğimde ne varsa, bana ağır gelen, hepsini dışarı attım..Sonbaharda, ağaçlardan dökülen,
bahçede biriken kurumuş yapraklar gibi topladım; nefreti öfkeyi,kızgınlığı dünyanın çöpüne attım.
Affettim! herşeyi, yerine; sevgi fidanları diktim. Umutlarla suladım...
Mutluluğun temeli; önce sevmekti farkına vardım. Mutluluk ürettim, bir gülümsemeye dağıttım, paylaştım.
Başka bir insanı mutlu ettiğimde, onların mutluluğu bana da geldiğinde; bulaşıcıydı mutluluk anladım...
Etrafıma mutluluk bulaştırdım. Ağlayan bir çocuğu güldürdüğüm de. Yorulan bir ihtiyarın, elinden yükünü aldığım da. Hüzünlü bir
insanın yüzünde; verdiğim bir "çiçekle", tebessümler açtırdığım da bir kez daha anladım...
Mutlulukların; paylaştıkça çoğaldığını gördüm. Hayatın içinde bana verilen her acıyı tattım, acıların içinde de mutluluğu; kıt kanaat yaşattım.
Yüreğimde biriktirdiklerin’ den kullandım...
Mutluluğu; önce içinde taşımalıydı insan, sonra dışından beslemeliydi. İçimdeydi, aramakla değil; yaşamakla buldum.
Hissettim, yaşadım, güçlendi mutluluğum...
Güneşin doğuşundan, batışından, yıldızların parlayışından, bir tohumun yeşerip çiçek oluşundan, bir bebeğin; mis gibi tertemiz, günahsız taze insan kokusundan, aldım...
Bir çoçuğun, gözlerinden, gülüşünden, bir ihtiyarın mutlu olduğunda; yorgun sesinden çıkan, memnuniyet sözlerinden, yaptığı dualar’ dan yüzüme düşen yağmur zerresin’ den, horoz/un ötüşün’ den, şu an aklıma gelmeyen; bir çok şey’ den gördüm, hissettim...
Mutluluk ürettim yüreğimde, sevgiden. İnsanlara dağıttım; mutluluğumu; buharlaştırdım, hiç eksilmedi mutlululuğum, verdikçe; çoğalttım.
Buhara dönüştükçe; başka yüreklerde; mutluluk bulutları oluşturdum, o bulutlar’ dan benim yüreğime; mutluluk yağmurları indi, sağanak sağanak daha fazlasını topladım yüreğimde...
V.kayra