Yine o sokağın başında yine çaresiz ve yalnız oturdugunu gördüm.. Yaklaşmak sormak istedim defalarca neden böylesin diye ama hiçbir zaman cesaret edemedim.. Aslında yakışıklı gayette karizmatikti.. Kirli sakalları hafif arkaya yatırdıgı hafif beyazlamış uzun saçları ve elinden hiç düşürmediği tespihiyle.. Nasıl olurda bu durumdaydı ya... ben erkekleri yanlış tanımıştım yada o erkeklerden farklı biriydi! Çünkü böyle bir yakışıklılık mutlaka peşinde onlarca kız takar.. Komşusu olan ve lise arkadaşım olan Selin’lere gittim.. Neyse konuşurken konu ona geldi çok yakışıklı oldugunu ve erişilemeyecek birisini oldugunu söylüyordu , aslında hiç bir erkeğe bu gözle bakmamış hatta aklımdan bile geçirmemiştim ama arkadaşım anlattıkça içim hoş oluyor belkide ilk oluyordu , ama düşünüyordum olmaz hem yaşı büyüktü hemde soguk birisiydi böyle biriyle nasıl yaşanır ki?
Neyse Selin anlatmaya devam etti annesinden duymuş aslında yıllar önce bir sevdiği varmış ve her aşık gibi birde yeminleri..20sindeyimiş daha kızda 18inde yeminleri ise ölene dek seveceğiz imiş.. Hani Türk filimlerinde olur ya kız ince hastalıga yakalanır aşkından ve yaşayacak tek dalı onu sever şefkat gösterip hayata döndürür öyle birde olay geçmiş aralarında..Zamanla çocuk kızdan sogumuş ve daha ileri gidip ayrılma kararı almış,
kız ise şaşkınlıkla itiraz etmemiş sen nasıl mutlu olursan ben ona razıyım demiş...
Gel zaman git zaman çocugun kalbinde delik oldugu anlaşılır ve ilerlemiştir, tek çaresinin yeni bir kalp olacağı söylenmiş, ama günlerce hatta aylarca bulunamamış ve kız eski sevgilisinin hatta sevdiğinin öleceğini duyunca dayanamayıp intihar eder...
Kaderde bu ya hastanede ölen kızın kalbi hasta çocuga uyar ve nakil yapılır..Çocugun etkileneceğini bildiklerinden uzun süre söylemezler ve çocuk eski sevgilisini özleyerek ziyaret etmek ister...kapısını çaldıgında kapıyı perişan haldeki annesi açar annesiyle biraz muhabbet ettikten sonra sevdiğini sorar O nerde diyerek... Yıkık haldeki annesi dahada yıkılır göz yaşlarını tutamaz... İçeri geçip durumu anlatmaya başlar çocuk telaşlıdır
-’Kızım nerde biliyomusun?’ der kadıncağız.
Çocuk merakla tekrar sorar: ’-O nerde?’ diye
Elini çocugun kalbine götürerek işte burda diye feryat eder anne...
Başka birşey anlatmasına gerek yoktur aslında anlatmıştır anlatacagını yaşlı gözlerle evden çıkar ve o gün bugündür kimseyi sevmemiştir, çünkü aslında kendi kalbini değil kendini seven bir kalbi taşıdıgını ögrenmiştir artık...!



Hakan Özalp...