EKSPRES GAZETESİ-GAZİANTEP
29.HAZİRAN.2011

…..Sivas da 3. geleneksel şiir şöleninde TRT nin konuğu olduk. 25 Haziran 2011 günü bir çok illerden çoğunluğu Sivaslı olmak üzere, Sivas’ın öğretmen evinde saat 10.00 sıralarında toplandık. Daha sonra Ticaret odasında saygı duruşu ve istiklal marşı okunduktan sonra müzikli şiir dinletimiz başladı. Ticaret Odasındaki program bittikten sonra akşam açık havada yine müzikli şiir dinletisi başladı ve TRT nin konuğu olduk. Program canlı yayındı. Sunucu, Nevin Kılıç.. Sivası’n meşhurlarından Ahmet Dökmetaş’ın saz ekibi eşliğinde, Rabia Ece Aydoğdu, Mihriban Eren, İsmail Koç ve Mükerrem Ayık, inanın biz şairleri de, çok büyük bir dinleyici topluluğunu da adeta coşturdular. Programa dinleyici olarak katılan askerler memleketlerine selamlar yolladılar. Cep telefonları ile memleketlerini arayıp haber vermişler. Ayrıca bizler de askerlerimizin sevinçlerinin mutluluğunu yaşadık. Program sonundaki canlı yayında çekilen halay sanki hala gözümün önünde tekrar ediyor. 26 Haziran 2011 günü Hefik Gölü kenarında yine müzikli şiir dinletisinden sonra halay çekildi ve orada kahvaltı yaptık. En çok hoşuma gidende SİYŞAD da toplanıp bir çok arkadaşlarla daha yakından tanışmamız oldu. Programın bitiminden sonra biz SİYŞAD dan ayrılıp akşamüzeri Sivas’ı gezmeye çıktık. Sayın Mehmet Demirel Babacanoğlu, Ceyhan Şairler ve Yazarlar Derneği Başkanı Baki Yıldırım, Adananın sayılır Gazeteci ve yazarlarında Münevver Düver Hanımefendi ve ben Ahmet Ayaz. Sözünü ettiğim arkadaşlarım ile eski Madımak Oteli’ne gittik Sivas Kültür Merkezi olmuş Resimler çekildi. Sivas’ın bir çok tarihi yerlerini gezdikten sonra kaleye çıktık. Sivas Kalesini bizim belediye başkanlarımızın görmesini çok isterim. Beklide görmüşlerdir. Çünkü Büyükşehir belediye Başkanımız Asım Güzelbey’in hemen hemen görmediği yer çok az kanaatindeyim. Orayı da görse bizim kalenin de şeklini değiştirir diye düşünüyorum. Sivas da ki buluştuğumuz çok değerli şairlerin adlarını sayarak sizi meşgul etmek istemiyorum. Ama biz onlarla mutluluğun az bir zaman içinde de olsa, tadını çıkardık. Ben burada baş da Sabiha Serin Hanımefendi ve Bekir Âlim olmak üzere SİYŞAD yönetim kuruluna ve bu programa emeği geçenleri canı gönülden kutlarken, Sivas da gezip görmediğimiz yerleri geç saatlere kadar bizi gezdiren Ahmet Dökmetaş’a da teşekkür ediyorum.aşağıya Sivas da okuduğum iki şiirimi alıyorum. Bunları da sizlerle paylaşmak istedim. Hoşca ve dostça kalınız diyorum.


SİVAS’A GELDİM

Şahinler diyarı Gazi ilinden,
Yolları teperek Sivas’a geldim.
Ozanların âşıkların elinden,
Saygıyla öperek Sivas’a geldim.
…
Gönüllerde sevgi seli akarken,
Hasret sevdalara nişan takarken.
Arzular büyüyüp yürek yakarken,
Sabırla bakarak Sivas’a geldim.
…
Vatanımda medeniyet yastığı,
Veysel Şatıroğlu bunun tastığı.
Mustafa Kemal’in ayak bastığı,
Toprağa akarak Sivas’a geldim.
…
Sabiha Serin’i bir kez görmeye,
Şu Bekir Âlim’e bir gül vermeye.
Onlarla bir olup mekan kurmaya,
Muhabbet kokarak Sivas’a geldim.
…
Ayaz’ım ben derman olsam derdine,
Gelmiş iken erenlerin yurduna.
Sevgiyle bakarak her bir ferdine,
Türküler yakarak Sivas’a geldim.

Ahmet AYAZ



E R E N L E R

Bilmem haberiniz var mı erenler,

Yetimlere, yoksullara dostum ben.

Türk İslam yoluna gönül verenler,

Yüzüm yerde serilmiş bir postum ben.

…

Aşk yolunda koşa koşa yorulup,

Zemzem suyu gibi akıp durulup.

Dosttan gelen bir taş ile vurulup,

Fermanımı gökyüzüne astım ben.

…

Yarasalar başucuma konarken,

Hayal ettim Mevlana’yı dönerken.

Kerem’in aşkıyla Aslı yanarken,

Kor ateşi ciğerime bastım ben.

…

Ayaz’ım ben talihsizin birisi,

Anlatamam, bana kalsın gerisi.

Yüzülürken Nesimi’nin derisi,

Bir ah çekip kaderime küstüm ben.

Ahmet AYAZ