TEBESSÜMHayatı fırtınaya tutulmuş ,En hırçın kayalıklarda parçalanacak bir geminin tayfası gibi yaşıyorum. Başım dönüyor ağzımda kusmuklar, ateşim beni aşmış; ayakta durmalıyım,halatları bağlamalıyım; şarabnel parçası gibi yüzüme vuran sulara rağmen kusmamalıyım ateş beni yakmamalı;ağrılarımı dindirmeli dengede durmalıyım;nasıl becere bilirim ya ilahi:Kaosumun nedeni kul hakkı:…….Boynuma dolanmış ejderhalar gibi; bıçağım,kılıncım,kamam yok sanki her şey ve hiçbir şey pazu gücüne dayalı takatsizim,takatsizim, takatsizim ya ilahi!........Bütün bunlar yetmezmiş gibi kendisine rehber süsü veren, beni takip et diyen, halayÇeken, horon tepen arsız utanmaz nefs; …..Aldırma diyor,Aldırma, Aldırma: hatta bırak kendini Cehennemin engin sularına; dibin de dibi sırattan bir anlık düşüş değimli!Bana biri kendimi vermeli; tatlı su berraklığı ile Gel demeli ; Vucudumu kavuranTuzdan ,ateşten kurtulmalıyım: bana biri kendimi vermeli; O kulluğumu; o nefs dizginimi;O miski anber Kokuları;O kurtuluşu biri bana müjdelemeli ;sular dinmeli; yumuşak bir tüy gibi beni sahile bırakmalı. Gözümde parlayan nur ona ait; oysa seher yıldızı gibi bana uzakta;yada ben ondan uzaktayım;bunca uzaklığa rağmen her karanlıktan sonra onunla sohbet; onunla hem hal;onuntadı;onun güzel kokusu;Onun duruşu; Onun letafeti ne güzel; Bunca çileye, Gama ,Rağmen ondan eksik olmayan tebessüm ne güzel