“Eski zamanlarda bir kral; saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurur, kendisi de pencereye oturarak bakalım neler olacak diye başlar beklemeye.
Ülkenin en zengin tüccarları; en güçlü kervancıları, saray görevlileri birer birer gelirler, sabahtan öğlene kadar. Hepsi kayanın etrafından dolaşıp saraya girer. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirir, halkından bu kadar vergi alıyor, ama yolları temiz tutamıyor derlerdi.
Sonunda saraya meyve ve sebze getiren bir köylü çıkagelir. Sırtındaki küfeyi yere indirip iki eli ile kayaya sarılır ve ıkına sıkına itmeye başlar. Sonunda kan ter içinde kalır ama kayayı da yolun kenarına çeker. Tam küfesini yeniden sırtına almak üzeredir ki, kayanın eski yerinde bir kesenin durduğunu görür. Açınca bir de ne görsün, kese altın doludur. Bir de kralın notu vardır içinde, ‘Bu altınlar kayayı yoldan çeken kişiye aittir’ diye yazmıştır kral.”

Hayat aslında uzun bir yol, bizler de üzerinde son menzile varmak için yürüyen yolcular değil miyiz? Yol üzerinde nice engellerle karşılaşırız. Biliriz bu yolun geri dönüşünün olmadığını. Onun içinde çıkan engelleri elimizden geldiğince, gücümüzün yettiğince kaldırmak, yolu açmak çabası içine gireriz. Hayata engelli koşu dersek bizlerde yarışmacı koşucularız. Her atladığımız engel başarımızdır aslında. Onun içinde hızlı olmalıyız; hem de…

DÜNDEN DAHA HIZLI

Hızlı olmalı.
Dünden daha hızlı,
Yarınsa bugünden.
Bir uzun koşu hayat.
Engelli koşu hem de;
Nerde, ne zaman çıkacak? Bilinmez.
Hazırlıklı olmalısın her an
İdmanlı aynı zamanda
Takılıp kalırsan bir engele
Tutup kaldırmaz geriden gelen
Basar da geçer üstüne
O’da bilir;
Durakladığı zaman,
Diğerlerinin gelip geçeceğini.
Hedef konulmuş asırlar öncesinden;
Hem de en sevgili diliyle:
“Bir günü bir gününe eşit olan aldanmıştır.”
Aldanmamalı insan.
Bugün duruyorsa yarın yürümeli.
Koşmalı ertesi gün peşinden
Ve böyle biteviye durmaksızın
Fayda etmez sonra ahların
Yakalarsa ecel ansızın…

Hikâyede sözü geçen köylü; beklide kendinin de farkında olmadığı bir ders vermekte bizlere. Şiirimde ise biraz daha veciz şekilde açıklamaya çalıştım hayatın anlamını. Her kesimden; her meslekten ve her yaşta yürüdüğümüz bu hayat yolunda önümüze çıkan ve daha nice çıkacak olan engellerin varlığından haberdar olur isek, öncelikle engel ile karşılaştığımızda hazırlıklı olduğumuzdan aşmamız daha kolay olacaktır. Kim bilir belki de:

"Her engel, hayat şartlarımızı daha iyileştirecek bir fırsattır."

HALİL MANUŞ