Yaklaşık on yıl önceydi. Yüksek lisans yapan bir arkadaşım sanırım tezi ile ilgili olsa gerek bizlere birer anket formu vermiş ve bu formları doldurmamızı istemişti. Bizde seve seve bu isteği kabul ettik. Anket temelde globalleşme ile ilgili düşüncelerimizi gerek açık uçlu sorularla gerekse çoktan seçmeli sorularla ölçmeye çalışıyordu.
Evet ne idi globalleşme ve neden bu kadar önemli idi? ya da dünya neden bize entegre olmak istiyor(mu) idi ?
İnsanoğlu yüzlerce yıldır Pozitif Bilimlerde birçok konuda buluşlar yaptı.Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişte yaşanan sosyal ve kültürel sancılar bilim insanlarını toplumsal sorunlara eğilmeye mecbur kıldı.Ve tabiata hükmedebilen(!) insanoğlu toplumları yönlendirebilme,şekillendirebilme gücünü (cüretini) artık kendinde görebiliyordu.
Gerçekte toplumlar yönlendirilebilir miydi? Bunun cevabı bence son yüz yıllık tarihin içinde gizli.
Bilişim Teknolojilerindeki bu baş döndürücü gelişmeler insanın algılama hızını aşmaktadır.evinizde otururken dünyanın öteki ucunda gerçekleşen bir olayı anında öğrenebilmektesiniz. Artık Amerika’ da ki,Japonya ’da ki bir genç ile evladınız aynı kıyafetleri giyinmekte, aynı şarkıları dinlemekte ve aynı şekilde düşünmektedir.
Ne kötülük var bunda? diyen arkadaşlarımızın sesini duyar gibiyim .Evet haklısınız acaba ne kötülük var bunda? globalleşmeye şüphe ile bakmak komplocu bir yaklaşım mı?
Bana sorarsanız hayır komplocu bir yaklaşım değil. Çünkü ve eğer söz konusu olan gelecek nesiller yani çocuklarımız ve hatta onların çocukları ise yani millet olarak var olabilmek ise ve hatta gelecek yüzyılda bu topraklarda efendi mi köle mi olacağız? gerçeği ise bu tür düşünce ve akımlara her zaman mesafeli olmalıyız.
Toplumsal değişim ve dönüşümün kaçınılmazlığını göz önünde bulundurarak, globalleşme rüzgarının da bir gün sona ereceğini hesaba katıp kendi sosyal ve kültürel politikalarımızı üretmeliyiz.
Bütün dünyada önce etnik veya mezhebe dayalı karışıklıklar çıkararak sonra o ülkenin bölünmesine sebep olan güçlerin farkında olmalı , milli şuur ve tarih bilincine sahip olmayan insanları uyarmalıyız.
Türk Milletini kendi değerleri ile vurmaya çalışan ,globalleşme yalanının yerel destekçilerinin oyunlarına gelmemeliyiz.
Böl -Yönet politikasının parçası olan ve çok güzel ambalajlanmış bu hediye paketinin gerçek yüzünü ortaya çıkarmalıyız.
Kim bilir belki bir gün Japon teknolojisini ve ekonomisini yerle bir eden tsunami dalgası gibi ,değerlerimizi dejenere ederek sosyal ve kültürel çözülmeyi sağlayan bu güçlerde başka bir dalga ile yok olurlar...