Kilometrelerce uzaktan tam yüzüme düşüyor yağmur taneleri;yalanlarcasına uzaklığını.
Ayazı öyle kavuruyor ki koca dağların;
Unuttururcasına sıcaklığını.
Unutmuyorum!
Unutmuyorum bir bardak sıcak çayı içmeye izin vermeyen dolu tanelerini;
Unutmuyorum yağmurun hızından deliren sileceklerinin şaşkın halini;
Unutamıyorum ellerini.
Gezdiğimiz o sahil !benim sevdiğim kadar seven başka birinin gezdiğine şahid olmuşmudur oralarda!
Bütün bir ömürmüş gibi geliyor bir günün;
Biz seninle kaç asrı yaşarız bu yürekle biliyormusun!
Kaç yağmurda sırılsıklam oluruz beyaz giysilerle;
Ve sen kaç kez ısıtırsın üşüyen ellerimi hayretle.
Hayranlıkla izleyişi gözlerinin gözlerimin önünde.
Utandırmadan bakışın bana durdurmuştu zamanı hatta seni!
Hızla çekilmiş bir filmin ağır çekimlerini izletiyor gibiydi zaman.
Ve cesaretin korkuttu gecenin ıssız zifiri karanlığında o tepede;
Korktum cesaretinden!
Koruyacağını biliyordum herşeye rağmen.
Bilsemde bozmamalıydı ufacık bir tedirginilk bile sessiz gecenin mutluluğunu
Bir sen, birde ben vardı orada nefes alan.
Öptüm öptüm öptüm defalarca yüzünü;
İsabet aldığım yer belli olmadan.
Rastgele uzattım dudaklarımı ;çok yeri vardı yüzünün öpücük dokunmayan.
Sen birtanem sen!
Mutluluğu ençok hakeden!
Hüzünlere tapu mu verdi yüzün!
Gülmek sana herkesten çok yakışıyorken!
Gel artık!mutsuz sessizliğimizi tebessüm dolu çığlıklara bırakalım ikimiz.
Kalan birtek sigarayı paylaşalım seninle
Aynı bardaktan içelim suyu;aynı filmi izliyelim birlikte!
Gel artık!
Rol yapmadan gülümseyelim insanlara;
Mutluluktan yorulalım telaştan değil!
Hadi gel!
Bozuk para gibi harcayalım mutsuzluğumuzu!
Geri kalan ömrümüzü peşin peşin ödeyelim sevgimize!
Hadi gel!
Sahip çıkalım ikimize....