3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
982
Okunma

‘’Zaman önde mi, Arkada mı, Yoksa yanda mı gider ? ’’ Diye sordu adam.
Bekiro güldü: ‘’Bu soruyu ancak deliler sorar !’’ dedi.
Ben zaten deliyim !’’ Dedi adam.
Bir gülme de adam patlattı.
Bekiro: ‘’Zaman diye bir şey yoktur aslında.‘’ Deyince; adam da:
‘’Ya dün, bugün, yarın ne demeli ‘’ dedi.’’
Bu arada bir kenarda olanları izleyen kitapçı:
‘’Sana bir saat alalım, Bekiro.’’ dedi.
Ve adama dönerek ‘’Bekiro kitap yazıyor.‘’ deyince, adam daha ne tür diye sormaya cesaret edemeden, Bekiro ilk soruyu kesin bir cevapla savuşturdu:
‘’Saatle işim olmaz.’’
Belli ki, Bekiro zaman kavramına inanmayanlardı. Zihin zamanını sıfırlamış her şey ona zamandan münezzeh geliyordu. Bu arada gümüş tabakasını çıkarıp kırma tütünü sarmaya uğraşıyordu ki kitapçı:
‘’Getir ben sarayım.’’ Deyip iki tane sigara sardı Birini Bekiro’ya uzatıp, diğerini kendisi yaktı.
Bekiro, zamanın içine dumanı keyifle üfürdü.
yahya incik/şubat hikâyeleri