Hiç kimseyi hayatınızda kalıcı görmeyin. Sizde kalıcı değilsiniz. Giden içinde çok üzülmeyin. Çok sevin/sevilin, mutluluğu tadın/tattırın ama hiç bir zaman gitmeyecekmiş gibi bağlanmayın. Bir sabah uyanmışsınız ve O (...) gitmiş. Karalar bağlamayın, üzülün, ama tadında bırakın. Çünkü O gelmeden öncede siz nefes alıyordusunuz, O geldiğinde de aynı nefesi aldınız ve O gitti, yine aynı nefesi alıyorsunuz. O gelmeden öncede gülüyordunuz / eğleniyordunuz / seviyordunuz. O geldiğinde de bu duyguları yaşadınız, O gitti , yine aynı duyguları yaşayın. Eksilmediniz, aksine çoğaldınız. O’nunla farklı şeyler yaşadınız, farklı anılar paylaştınız, farklı şeyler öğrendiniz, O’nunla kendinize artı kattınız.
Gitme/kalma seçimi O’ndaydı ve gitmeyi tercih etti. Çünkü siz daha çok gidenle tanışacaksınız.
Kapılarınız daima açık olacak ki daha çok insan için tanıyacaksınız.
Bir gün zaten kalma seçimini kullanacak biri karşınıza çıkacak.
Hayat daha çok erken kapıları kapamaya. Daha çok yaralar açılıp kapanacak(...), daha çok ev sahipliği yapıp misafirleri en güzel şekilde ağırlıyacağız.
Uğurladığımız misafirler gittiğinde koltuğa oturup, bir ıslık eşliğinde gidenin ardında yaşattıklarını düşünüp yüzümüzde tebessümler belirlenecek. İyiki/lerimiz bizi mutlu edecek.
Gideni düşünüyorum şimdi, -bana keşke dedirtmeyini...
Ve sonsuz teşekkür ederim, hayatıma kattığın renkler için...

Asla Pes Etmeyin...
Gideni güzel uğurlayın, geleni güzel karşılayın...
Gidensiz, Gelensiz bırakmasın Rabb-im...

(GİDENİN YERİNE BAŞKASI GELİR AMA, GİDEN GELİR Mİ? --- GELMESİN... O’nunla yaşadık yaşayacağımızı, tekrar yapmayalım, yenilik bekliyoruz.)