Avrupanın bir çok yerinde özellikle de Hollanda da yaygınlaşan uyuşturucu parklarını duymuşsunuzdur.Uyuşturucu müptelaları bu parklara gidiyor polis ve doktor kontrolünde esrar eroin kokain neye bağımlıysa alıyor ve orada kullanıyor.İlk bakışta bana biraz vahşet gibi gelmişti ama sonraları mantıklı bulmaya başladım.
Uyuşturcunun reklamı tanıtımı dağıtım ve satışı alenen yapılamadığı için uyuşturuyucu satanların en büyük yardımcısı ve maşası kullananlar.Yani her kullanıcı aynı zamanda potansiyel bir satıcı.Siz bağımlılara yüzlerce dolar ödeyerek aldıkları uyuşturucuyu bedava verir üstelik saklanmadan gizlenmeden kullanmalarına izin verirseniz uyuşturucu satıcıları kime mal satacak?Bütün mantık bunun üzerine kurulmuş.Adamların hem müşterilerini hem dağıtıcılarını ve hem de kurulmuş uyuşturucu ağını çökertmek.
Vicdan noktasından insanı üzen şeyse o parklara gelen uyuşturucu müptelaları gözden çıkarılmış.Nasılsa içiyorlar içecekler ve eninde sonunda ölecekler bırakalım içsinler ve ölsünler denilmiş.Tüm dünyada bağımlıların bütün tedavi yardım rehabilite çalışmalarına rağmen uyuşturucudan kurtulma oranı %8 – 10 gibi küçük bir rakam.Geri kalanı ya hiç kurtulamıyor ya da tedaviden çok kısa bir süre sonra yeniden başlıyor.Onlar için ölüm kaçınılmaz yani.
Bir de ilk kullanıcılar var.Heveslenip de ilk defa kullanmak için bu parklara gelenlere de hayır denilmiyor.Bu üzücü.Ama onların da ilk muhatap olduğu kişiler doktor ve polis.Önce vazgeçirilmeye çalışılıyor.Ve ilk kullanıcı sayısı da oldukça düşük.
Bu sayede kullanıcı sayısını sabit tutmayı başarmışlar.Uyuşturucu tüccarlarıysa sinek avlamaya başlamış.Sistem tüm dünyada yaygınlaşacak gibi.
Ben aklımla vicdanım arasında kaldım ama aklım sanki yapılanın doğru olduğundan yana..