Yerinden kalktı. Televizyon ünitesinde bulunan, kırk beşlik gramofonun yanına geldi. Yere oturdu. Plakların olduğu çekmeceyi açtı. Gelişi güzel göz gezdirmeye başladı. Alpay, Tanju Okan, Ayten Alpman… Bir sürü plağın içinden Tanju Okan’ı gramofona yerleştirdi.İçki dolabını açtı. İçinden bir kadeh aldı. Kırmızı şarabı kadehe boşalttı.

Gece daha yeni başlamıştı onun için. Camın önüne geldi. Tepede inşa edilmiş olan evinden, bütün şehir sanki ayaklarının altındaydı. Yıldızlar, birbirine göz kırpıyormuş gibi canlıydı. Kendini ve sevdiği kadını temsil eden yıldızlara baktı. Her zamanki yerindeydi ikisi de. Rahatladı. İçkisinden bir yudum aldı.

Tanju Okan’ın en sevdiği parçası olan “ Kadınım” şarkısı çalmaya başladı. Müziğin sesi kulaklarını kadife gibi okşuyordu. Hüzünlendi birden bu şarkıyla…

“ Şimdi yanımda olmalıydın. Bir inat uğruna terk ettin beni.Gururmuş. Pöh… Aşkta gururun işi ne?Hoş ben de sütten çıkma ak kaşık değilim ya ! Gitmedim peşinden, gidemedim. İki zıt kutuptuk seninle. Hem çekiyorduk birbirimizi, hem de itiyorduk. Sensizliğin üstünden tam tamına, üç ay geçti. O üç ay, sanki üç asır gibi geldi bana. Hasretim sana yâr. Neredesin, nasılsın bilmiyorum? Tek bildiğim şey, seni çok ama çok özlediğim. Yer sanki yarıldı içine girdin. Peşinden gitmedim fakat seni bulmak için dedektif tuttum. Bulamadılar. Beni cezalandırdığın gibi kendini de cezalandırıyorsun. Eminim, sen de acı çektin, çekiyorsun. Nerden mi biliyorum. Gözlerinden biliyorum. Bana bakarken, gözlerindeki sevgiyi görüyordum zira. Bir tek seni sevdim. Başka bir kadını sevebileceğimi de sanmıyorum. İçimde, bir ateş var. Yakıyor beni. Adamım derdin bana. Adamın olmadan nasıl geçiyor saatlerin?

Ah be kadınım, seni çok özledim. Bir dilek tutmamı isteseler,gerçekleşecek deseler, senin gelmen için tutardım. Gel ! Neredeysen gel artık.Sen ne istersen o olacak. Geçmiyor geceler, gündüzler… Ayağının, elinin değdiği her eşya seni hatırlatıyor. Sensizlik… Ölümden beter !
Gözlerimi kapatsam, sonra da açsam. Karşımda seni görsem… Kadınım…

İçkiye başladım. Her gece içiyorum. Şişenin dibini görene kadar içiyorum. Bir tek içki avutuyor beni.Teninin kokusu hâlâ burnumda. Gülüşün gözlerimde…

Kadınım… Adamın seni çok özledi. Çık saklandığın kuytudan. Şaşırt beni, şımart ! Sevgi manyağın olayım.

Gözlerini kapattı. Gramofondaki şarkı bitti. Elindeki kadeh yanına devrildi.

Israrla çalan zilin sesiyle yerinden doğruldu. Saatine baktı. Saat 02.00 idi. Uykulu bir şekilde kapıya gitti. Tedirgin oldu biraz. Mercekten baktı. Karanlıktı. Açmamaya karar vermişken, zil tekrar çaldı. Zinciri taktı. Dış lambayı yaktı. Aralıkta onu gördü. Kalbi duracak gibiydi. Gözleri, eskisi gibi ışıltıyla parlıyordu. Kapıyı açtı. Sarıldı, sarıldı. Dudaklarını dudaklarına yapıştırdı. Öptü, öptü…

_ Kadınım, hoş geldin. Diğer yarın çok özledi seni…

nERMİN KAÇAR - BOLU