İnsan hayatı bölümlere, devirlere ayrılır. Çocukluğu, lise hayatı, gençliği, üniversite hayatı, olgunluğu, otuz yaş ve yaşlılık evresi. Bunların arasında kanının en deli aktığı, saatlerini çılgınca ve dopdolu geçirme iştahının en kabarık olduğu vakit üniversite hayatıdır. (eğerüniversite okumuşsa) Bir çok insanın hayatında anlatabileceği en çılgın ve abes anıları üniversite dönemlerine aittir.

Şöylede söyleyebiliriz: Üniversite gençlerin kanı üzerinde, nabızları üzerinde değer ölçmeye yarıyan en büyük hastanedir. Suyundan mıdır havasından mıdır Üniversiteye geçen sakin bir genç dahi bir süre sonra kendini biraz çılgınlığın ve bir kaç yudumda asilik içinde bulur.

Geçenlerde bir olay oldu;

Yer İstanbul Üniversitesi Yılın ilk karı sert bir ruh haliyle gök yüzünden kafamıza inmeye
başlamıştı. Akşam vakitleri, üniversiteli gençlik evine dağılmak için derslerinden çıkmışlar
bir kısmıda derslerine girmek için yenice teşrif edebilmişler. Tranvay yolunda ufak bir
kalabalık toplandı. Pek uzun sürmedi bir kaç dakika içerisinde kargaşa ortamı oluştu. Bunu
fark eden bir çok öğrenci durumu anlamak için olay yerine çoktan intikal etmişlerdi. Bu
sırada gelen tranvayın kornası ile ortalık hepten karıştı. Yolu kaplayan öğrenciler tranvaya
geçiş izni vermediler. Hepsi ellerinde yuvarladıkları kar toplarıyla tranvaya saldırmaya
başladılar. Tranvayın içinde ki yolcular ne olduğunu anlamaya çalışa dursun arkadan gelen
polis sireni gençlerin çığlıklar atarak dağılmasına, kaçışmasına sebep oldu. Böylece olay
yatıştı. Olayın sebebi niyeti sonradan ortaya çıktı meğer yılın ilk kar’ının keyfini çıkarmak,
hoş geldin demek, biraz aksiyon, heyecan ve adrenalin olsun diyerek böyle bir şey planlanmış ve oracıkta gerçekleştirilmiş.

Hep bu açıdan bakarım Üniversiteli gençlerin her aktivite ve eylemlerine. Kaale almak ile almamak arasında okur veya izlerim gençleri. Yadırgamam ama hakta vermem. Desteklemem ama yapmayında demem.

Türkiyenin genç nüfuzu oldukça fazla.

Hep düşünmüşümdür. Bu kesim Üniversite öncesinde sağlam ve sahih bir eğitimden geçmiş olsa idiler Türkiyenin durumu nasıl olurdu.




Mustafa YADİGAR