Şuçum neydi bunu bende bilmiyordum. Bildiğim bir tek şey vardı, o da yorgun düştüğümdü. Acı veriyordu, ama ben dimdik duruyordum. Geçmiş artık isyan ediyordu. Ama bu düşünceleri bırakmalıydım.

Bu gün sen yanımda yokun ama ben hala kendimi güçlü hisetiyordum. Düşündüm geşmişi bir an; elele tutuşup saatlerce gözgöze baktığımız o gübleri, birlik te ağlayıp, birlikte güldüğümüz o güleri. Evet suçluyum; seni kırmıştım bir kere. Giderken " ben unut" demiştin peki ama nasıl.Bir an kedime geldim, ve kakıp dışarı çıktım ama sen hala kafamdasın. Bir umut yine geçtim kapının önünde yine evde yoktun. Bir halle dalmışım bir ara sokağa ve lanet olsun ki seni gördüm karşımda. Seni ne kadar sevdiğimi anlatamam ama o an senden kaçtım. Ama bir yandan seni izliyordum uzaktan. Karşına çıkmıycaktım bir daha asla, bir daha seni üzmeye dayanamazdım, bu sefer olamaz. Bir kaç serseri çıktı ortaya, kaçarken gördüm seni. Sonre biri seni yakaladığını gördüm ve o an delirdim. Korkmuyordum ama seni yerde baygın halini görünce deliye dönmüştüm. Onları senden uzak tutarken sonunda birinden yemiştim hancer darbesini. Kanlar işinde yerde yatıyordum bunu gören serseriler ordan kacmıştı. Seni onlarda kurtarmıştım sonunda önemlü olan buydu. Ben ölüyordum, ama senin için ölmeye değeceğini biliyordum

Bu mektubu sana hastene de son anlarımda yazıyorum. Senin için neler yaptığımı kimseye anlatama. Beni tanıyomusun diye sorduklarında herkese hayır demeni istiyorum. çünkü biri hatırlatıp da sei üzmesin istiyorum. Ve evet gülüm sounda dediğini yaptım senden uzak duruyorum, ebediyen tıpkı istediğin gibi. İnan bana bir daha dünyaya gelsem bir kez daha senin için ölümü göze alırdım. Şümdi senden tek bişey istiyorum oda seni ne kadar sevdiğimi bilmen.Hoşşakal...