UCU:BE = ÇOK ACAYİP

Yahya AKSOY

Arapça kökenli “UCUBE” çok acayip,şaşkınlık verecek kadar çirkin olan şey anlamına gelmektedir.
Bir İngiliz devlet adamı ,”İnsanları sözcükler idare eder,toplumu sürükler bu nedenle siyasetçiler her söylediklerine dikkat etmeliler” demiş.
Kars İlimizde yapılan “Kardeşli Anıtı” üzerine söylenen sözler gündeme oturdu.
Tarihi kaynaklar incelendiğinde ; mitolojide efsanevi motiflerin yer aldığı ve bunların evrensel oldukları görülür. Her kültürel grup, bu evrensel motifleri kendi gereksinimlerine ve yaşam felsefelerine göre yorumlamış ve sanat eserlerinde uygulamıştır.
Mitolojik Arenalar, Antik Çağ Agoraları bunun örneklerini sergilemiştir. Doğaüstü varlıkları, hayali olayları konu alan ve bir halkın yaşadığı olayları imgeleme yoluyla anlatan halk öyküleri “ MİT “ olarak, efsanelerin bütünü de “MİTOLOJİ” olarak değerlendirilir.

Homeros’un Oliympos’u anlatan mitolojik eseri Odessa’da, son derece güzel tanrılar yanında, topal Haphaistos ve hem topal hem şaşı Litailer’de anlatılır.
Aristo’ya göre, mitolojide kör ilahe Nemesis, adalet terazisini kullanırken gözlerini kapatarak,karşısındakinin kim olduğunu görmeden ve kimliğinden etkilenmeden adalete uygun karar verirmiş.
Doğu ve Batı kütlülerinde tarihe,kavimlere, zamana göre değişik konuları ve boyutları bulunan bu yaşam anlayışı çizgisi içerisinde, esasında üretme, yetiştirme,ekip- biçme anlamına gelen kültür kavramı yanında onu tamamlayan sanatın ve sanat anlayışının özel bir yeri de bulunmaktadır.sanatçı saygın ve sanat eseri seçkindir.
Yer yüzünde seramik,taş,ahşap,metal,kabartma ve yontu olarak tarihi yapıları süsleyen eserler dönemlerine ışık tutmaktadır. Alınacak derslerle doludur.
Mitolojide, tarihi devirlerde ve günümüzde sanat ve sanat eserleri genel olarak toplumlara,inançlara, yaşam koşullarına ve felsefesine,eğitim seviyesine , objelere, kaynaklara ve gereksinimlere göre şekillenmektedir.
Efsaneler, mitolojik sözlü kaynaklar,fıkralar,atasözleri, halk söylenceleri, deyimleri ve tanımları, bilgelerin sözleri,halk hikâyeleri,tarihi belgeler ve bilgiler incelendiğinde inanlık tarihinde içerisinde sanat ve sanat eserleri üzerinde acı-tatlı pek çok örnek bulunabilmektedir.
“Eshab-ı Kehf : 7 Uyurlar Efsanesi” bütün yönleriyle incelendiğinde insanlığa bir örnek olarak ibret verecek özellikler taşımaktadır.
Tarihi geçmişi incelediğimizde kavimler,uygarlıklar ve tüm insanlık geriye bıraktıkları sanat eserleri ile anılır ve tanınırlar.
Hangi alanda olursa olsun her sanatçını ve sanatkârın- zanaatkârın bir bakış açısı,bir yorumu ve bir anlatım tarzı ve tekniği vardır. Kaygısı ve düşüncesi sanatın ışığını geleceğe taşımaktır. Bütün benliğini alın teri,el emeği,göz nuru , gönül ve düşünce zenginliğini simgelerle eserine yansıtan sanatçıları ve eserlerini beğen yada beğenme saygıyla selamlamak uygun olur.Yapmak kadar bakmakta bir sanattır.
Ünlü ressam Picasso bir balık resmi yapar. Sergi salonunda birisi gelir ve :”Bunun neresi balık?” deyince, Picasso kızarak şu cevabı verir :
“ O balık değil, sadece resim.”