’Süpüş’, zat-ı Şahane’min temizlik günü adıdır.
Bayılıyorum ev temizliğinee..
Salon tirtir titremeye başlıyor beni kovayla bezlerle görünce.
"Amaniin yandık, gene geliyoo.. berbaadedecek gene ortalığı.."
Ah beni görmeyin Büyük İskenderi görün, anlarsınız cakamı fiyakamı..
Bir girişiyorum, şurası Washington, burası Paris, şu köşe Tokyo köşesi, Sidney..
Salonu değil dünyaayı temizliyorum.. Ne emperyalist’i kalıyor, ne siyonist’i, ne teröristi, ne pesimist’i..

Salon değil, Dünyaa gülümsüyor..

Banyo hiç kirlenmeyen bir yermiş gibi gelir bana hep. Ama en çok orası yorar..
Ulan her taraf fayans seramik.. Akşama sabaha şakır akır sular sabunlar..
Nasıl kirlenir danasını sattımın yerii.. Aklım almaz.
Ben bahçedeyken birileri mi girip çıkıyo yoksa..
Razı olup, biir girişirim.. Ne namussuzu kalır, ne ussuzu, ne cahili, ne dürzüsü,
ne alçağı ne şerrefsizi, ne Amerikan uşağı.. Alayı klozetten aşağı..

Banyo değil, iyilikle güzellik gülümsüyor..

Mutfaaakk.. Bakbakbak.. Şimdi en cevval yer burası.. Boğaz! var burdaa..
Çanakkale boğazı.. Gelmiş dayanmışlar gene, yedi düvel..
"Verververiveriveer, Werry veer.. bankaları, fabrikaları, kitleri, telekomu.. Hatta donu.."
deyu çığrışır bayrak sallarlar. Sallarlar ama onları kim sallar.. Atatürk çocuğuyuz..
Bunlara biir deterjan, biir yağ sökücü, biir kireç dökücü..
Ahh.. Tüylerim diken kıllarım kaktüs oldu, kimyasaldan gözlerim yaşardı..
Daha fazla yazamicim.. Kusura kalman..

Mutfak değil, Tüürkiyeee gülümsüyooorrrr...

Burada alkışlarım kendimi.. Yorgun, kahraman, gözü yaşlı, kendisi yaşlı..
ama dimdik bir pimpirik..

İşte size pırıl pırıl bir Türkiye.. Gıcır gıcır bir Dünya....
Yiyin için yatın keyif çatın.. Gülegüle kirletin..
Sayın dünya liderleri ve aziz milletim..


Not: Yalı, villa, konak, rezidans ve kaşaneler dışındaki yerleşkelere gitmiyorum