Dünya hayatında her insanın ulaşmak istediği bir hedef vardır. Kimi mal- mülk edinmek, kimi uzun ömürlü olmak, kimi sevmek- sevilmek, kimi yalnızca günü yaşamak ve hayatın tadını çıkarmak amacıyla çabalar durur.

Kimi hedefine nefsinin bencil/dünyevî tutkularını koyar, kimi bilgi sahibi olup toplumda sivrilmeyi amaçlar.

Bu kimselerin vicdanları değil, mantıkları yol göstericileri olmuştur. Sürekli yeni bir heves peşinde koşarlar; elde ettikleri her yeni şey onların kibir ve büyüklenmelerini artırır. Nefsin sınır tanımaz, bitmek tükenmek bilmez tutkuları vardır. Tutkularını İlah edinen bu kişilerin elde ettikleri her şey, daha da tatminsiz olmalarına yol açar; çünkü hepsinin daha iyisi ve daha mükemmeli vardır.

Bu kişiler masallardaki gibi dere tepe düz gider; ülke ülke dolaşırlar. Gerçekte ise bir arpa boyu yol alamazlar.

Dünya hayatındaki bu koşuşturma boş bir hırstan kaynaklanır. Çünkü hedefledikleri, ne hırs yapılacak, ne de sahip olunduğu için gurur duyulacak şeylerdir; her biri geçici dünya hayatının aldatıcı birer metaıdır.

Dünya imtihan mekanıdır ve imtihan yaşamın son anına kadar devam eder. Yetmiş yıl yaşayan insanın, yetmişinci yılının son günlerinde dahi imtihanı ve yükümlülükleri sürer. Bu nedenle insan yaşamının her anında Allah’ın buyruklarını gözetmeli, ibadetlerini yerine getirmeli ve yalnızca O’nu hoşnut etmeyi hedeflemelidir. Çünkü insanın yaşamı, ölümü, ibadetleri, her şeyi Allah içindir.

Allah’tan uzak yaşayan kişinin kendisinden uzak gördüğü ölüm, sonunda onu gelip bulur. Allah’ın huzurunda yapayalnız sorgulandıktan sonra kitabını sol yanından alır. İşte bu an, sonsuza kadar içinde kalacağı cehenneme sürüleceği andır. Onun için kaçacak hiçbir yer yoktur.

Onu bekleyen cehennem Allah’ın Kahhar, Cebbar, Muntakim isimlerinin tecelli edeceği mekandır. Beşere delicesine susamış bu ateşin yaratılış amacı, inkarcılara yüreklere tırmanan bir azap vermektir.

Dünya hayatının geçici yararlanmasını seçmiş kişi cehenneme girdiğinde, kapılar üzerine kapatılır. Homurtusunu işittiği dehşet verici görüntüler şimdi karşısındadır. Ateşin kendisini beklediğini ve bunun Allah’ın dilemesiyle bütün zamanlar boyunca süreceğini anlar.

Uyarıları göz ardı eden, Allah’a itaat ve sadakati yaşamayan, dünyaya yönelen, ahiretteki sonsuz yaşamda alacağı karşılığı unutan kişiyi şimdi bekleyen, ateşten yataktır.

İnkar edenlerin ülke ülke dönüp-dolaşmaları seni aldatmasın. (Bu) Az bir yarar(lanma)dır. Sonra bunların barınma yerleri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o! [Al-i İmran Suresi, 196,197]

Fuat Türker, Rast Haber