1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
709
Okunma
Bu nasıl bir şey ki her gün her an düşmek üzereyken
düşmemek için ellerini boşluğun ellerine uzatarak düş
ve düştükten sonra canını dişine takarak ayağa kalk.
Bu kadar düş kırıklığına ve güç kaybına
insan nasıl ve ne kadar dayanabilir ki?
Bu nasıl bir şey ki bize bu kadar acı veriyorken
Tanrı’ya bizim için duyacağı hiçbir acıma duygusu vermesin?
Payıma günaha bulanarak yaşayacağım bir hayat düştüyse
kabahat bende mi İblis’te mi yoksa ikimizi var edende mi?
Üstelik insan acının sarhoşluğuyla günahkâr olabilir mi ki?
Bu nasıl bir muamma, nasıl bir dilemma ve nasıl bir çelişki?
Siz mutluluktan sarhoş olmuş hoş bir hayatı sürdürenler!
Gülüşüne aldanmayın hayatın
samimî,sıcak ve daimi görünür
ama aslında maskesinin altında
öylesine soğuk,kararlı,buruk ve esrarlı bir yüzü var ki
ruhunuzun ne için bir gün mutlaka sizi terk ettiğini
işte er geç o güleç maskesinin düşeceği, düşerkende
aklınızın ve zamanın aynı anda duracağı o günde anlayacaksınız.