Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
bahçıvan
bahçıvan

Hayale Dair...

Yorum

Hayale Dair...

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1882

Okunma

Hayale Dair...

Hayale Dair...


Kırılmış umutlarımın kaldırım taşlarına oturduğum gecelerden biriydi. Sen geldin aklıma, gözlerinle geldin. Tıpkı gidişin gibi ani olmuştu gelişin. Bir nefes çektim karanlık gecelerin en efkârlı yerinden. Hayallere daldım ansızın. Bekledim belki bir işaret verirsin diye, ne bileyim belki rüzgâr getirecekti kokunu, belki sesini duyacaktım derin sessizliğinde bu şehrin. Belki bir yıldız kayacaktı gökten, seni dileyecektim ben. Yıkıldığım günlerin hatırına ayakta durmaya çabaladım, sensiz kopan fırtınalarında gönlümün. Bilmedin neyi nerde söylediğimi, bilmedin neyi nerde yaşadığımı, hiç bilmedin hüznümün ne renk olduğunu, hiç bilmedin yalnızlığımın neye benzediğini, hiç bilmedin beni…

Bilmeni de beklemedim zaten, senden medet ummadım şifa beklemedim şifakâr ellerinden. Kendi açtığım yarayı kendim saracaktım. Belki saramayacak ömür boyu bir sızıyla yaşayacaktım. Ama böylesi inan daha iyi olacaktı. Gitmek üzereydin, bense ellerimde senden kalan son fotoğrafı yakmakla meşguldüm yoksa unutamazdım, yoksa yaşayamazdım. Bir daha böylesi sevemedi yüreğim. Bir daha böylesi bakmadı gözlerim, bir daha böylesi konuşmadı dudaklarım. İşte senden bana kalan en büyük hatıra bu oldu. Bir avuç hayal kırıklığı, bir avuç hatıra ve bir yanık fotoğraf…

Sen öyle ansızın girmiştin ki gözlerime, nerden geldiğini bilmeden koynunda sakladığın yaralarınla kapanmaz yaram oluvermiştin benim. Nasılda değiştirmiştin benim hayatımı sessizce. Ne zaman ben diye söze başlasan sen oluverirdim sen fark etmeden. Seninle heyecanlanır, seninle güler, seninle efkârlanırdım. Ne zaman düşümde görsem seni, ağlayarak kalkardım uykulardan. Hep kaybettiğimi görürdüm seni rüyalarımda, bembeyaz bir gelinlik içinde olurdun, yanında başka biri. Sonra da rüyalar tersine çıkar diye avunurdum kendi kendime…

Şimdi hasretin rengine bürünüyorum geceleri, geceler büyüdükçe büyüyor gözlerimde, ben bir başka susuyorum. Gölgeler uzadıkça uzuyor bu şehirde, geceler uzuyor. Saatler bir hasretten daha derin bir hasrete yol alıyor sabaha dek. Senin resmini çiziyorum duvarlara titreyen ellerimle. Nikotin kokan odamda, bir gül kokusu yayılıyor her tarafa, gözlerin ışık saçıyor nasırlı duvarlara. Bilirim dönemeyecek kadar uzaktasın şimdi. Kim bilir hangi vefasızın kollarında uyuyorsun geceleri. Hangi karanlık gözler dokunuyor gözlerine, hangi canavar pençeler tutuyor ellerinden. Kime vefa gösterir yüreğin, hangi sözler ağlatır seni, bilmem…

Uykuları yitirmişim gecelerdir. Sabaha dek uzayıp giden bir yola dalar gözlerim, maziyi düşünür ağlarım, ayrılığı düşünür yanarım, ölümü düşünür yaşarım, seni düşünür ölürüm. Kendimi bir aynada mahkûm görürüm. Hep yıkık, hep mahzun, bir tarafı ömür boyu yarım kalacak bir adam var aynalarımda, bir tarafı candan yoksun bir adam. Yüreğim titriyor her rüzgârda, güz geldi yine, yine ayrılığın yıldönümü, yine viran olma vakti bu şehrin gözlerimde. Her şeyin anlamsız geldiği zamanın yıldönümü işte…

Devasını asla bulamayacağım yaralar aldım bu sevda savaşında. Neden olduğun yıkıntıların ne kadar büyük olduğunu görseydin inan dayanamazdın. Sana neden git dediğimi hala anlamadın. Benim hüsran oluşumu görmeni istemedim. Bilmemeliydin benim derman olmaz bir hastalığa düçâr olduğumu. İstemedim görmeni, saçlarımın günden güne döküldüğünü. İstemedim, kirpikleri olmayan gözlerime bakmanı. İstemedim, her öksürdüğümde dudaklarıma kan dolduğunu görmeni istemedim işte… Ama son kez görseydim seni gitmeden, son kez bakabilseydim o deruni gözlerine ve son kez ağlayabilseydim karşında, o zaman ruhum ebediyete kadar bahtiyar kalacaktı. Şimdi anladın mı neden hala ağlayamadığımı? Şimdi anladın mı sana neden git hadi dediğimi? Şimdi anladın mı? Ruhumun kuytularında, neden hala saklandığını, neden hala saklı kaldığını?


Yusuf MESCİOĞLU

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hayale dair... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hayale dair... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hayale Dair... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
bahçıvan
bahçıvan, @bahcivan
16.3.2012 20:18:43
Çok memnun oldum Mürsel Ağabeyim... Bende Konya'dayım. Özel bir Şirkette Muhasebe - Finans İşlerine bakıyorum. Gönül Muhabbet ehlini ya yazdıklarından ya söylediklerinden yada suskunluklarından tanıyor vesselam. Her ne kadar yüz yüze görüşmemiş olsak da siz benim gönlümde ağabeyimsiniz... Allah Yollarınızı Ebeden Açık Etsin... Rabb'im her dem Yâr ve Yardımcınız olsun inşaAllah...
mürsel emre doğan
mürsel emre doğan, @murselemredogan
16.3.2012 19:21:45
offfff, hakikaten derinden derine bir offfff ya... hakikaten kadere iman etmiş insanlarız,Rabbimizin her murad ettiğinde hakkımızda hayırlar olduğuna inanır ve biliriz..ya sabır,deriz teslim oluruz..mücadele ederiz,sonra tevekküle sığınırız...

Ahhh güzel kardeşim,bu nasıl bir yaradır böyle..hangi yürekten kezzapla dökülüvermiş bu acıtan,darmadağın eden satırlar..nasıl dayanmış yürek bu çaresizliğe bunca ezaya....

Sanki karşındakinin dilinden sesleniyorsun ya da yazılanlara tercüman oluyorsun..yaşasan da yaşatsan da nereden bakarsan bak..keder diz boyu...Rabbim gücümüzün yetmeyeceği yükleri yüklemesin bizleri...

Okudukça yazdıklarını büyük şair Nurullah Genç'in o beni derinden etkileyen romanı 'intizar' geliyor aklıma..imkansızlığı kuşanan,ancak yaşanacak en güzel duygularla örülü ne büyük bir sevdaydı romanda anlatılan..şu an baskısı yok piyasada,keşke okuyabilseydin ,diye düşündüm..sevdiğinden öte alemde buluşma sözü alan bir adamın öyküsü..derin ve sarsıcı bir hikaye...

Hem seni hem şiirlerini hayatımızın- bazı noktaları,hayal kırıklıkları benzediğinden olsa gerek-kendime yakın hissediyorum..bu denli bir acıyı kaldırmak her yüreğin karı değil..Rabbim kimseye takatinin üstünde bir yük yüklemesin..hepimizin acıları oldu elbet,ancak ben Rabbimizin verdiklerine hep şükretmeyi bildim şükürler olsun..sevdim Kaderimi, sevdim Rabbimin bütün lütuflarını..kaybettiklerime takılı kalmadım,geçmişe boş hülyalarla bağlanmadım..sevdim hayatımın merkezinde olan ailemi,evlatlarımı...

Ama yine de derinden acıtıyor yazdıkların ruhumu..insanın giz noktalarında saklı kalan duyguları az da olsa tetikliyor,hatıraları akla getiriyor..yine de üzülüyor insan..insanız işte...

Kim yaşadıysa bunları, eğer hayattaysa Rabbim merhametiyle sevgisiyle ona muamalede bulunsun..öte alem göç ettiyse rabbimin sonsuz mağfireti onunla olsun...

Artık şiirlere sık yorum yazmıyorum,yazamıyorum..hissedince ancak kalemim elime geliyor..heralde bir yazıya yorum düşmeyeli yılı geçmişitr..Bu güzel yazıya kayıtsız kalmadım..Yazınla hasbihal ettim...

Ebedi selam,saygı ve dualarımla kardeşim...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL