Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Meral Karayiğt
Meral Karayiğt

ÖĞRETMENE MEKTUP

Yorum

ÖĞRETMENE MEKTUP

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1546

Okunma

                           ÖĞRETMENE MEKTUP

ÖĞRETMENE MEKTUP


Belirlenmiş güzel hedeflere ulaşmak için kullandığımız en güzel şeydir çocuk...Bir amaçtır, bir idealdir. Her şeyden önce geleceğimizdir. Bizim yaşayamadıklarımızı yaşayacak, öğretemediklerimizi öğretecek, koruyamadıklarımızı koruyacak, güzel yarınların mimarı olacaktır.

Ne gariptir ki, yıllardır bu güzel sözler hep söylenmiştir. Güzel yarınları, çağdaş, uygar, istenilen hedeflere oturtulmuş Türkiye’yi elde etmeyi hep bir sonraki nesile bırakmışız. Gösterilen gayretlerle bir çizginin üstüne çıkamamışız. Demişiz ki, "Çocuklarımız yapacak bu işi!"

Sınıflara her girişimizde çocukluğumuzdan beri içimize işleyen Ata’mızın ışıl ışıl, umutla bakan gözlerini sindirmişiz yüreklerimize. Derslerimize, kitaplarımıza umutla sarılırken geleceğin doktorları, hâkimleri olarak görmüşüz kendimizi. Belki de, yanlış anlaşılmış bazı şeyler...
Sınıfa her girişinde, kıpkırmızı yanakları, ışıl ışıl parlayan siyah gözleriyle, geç kalışından dolayı yüzündeki mahcubiyetiyle özür dileyen Rakibe’nin okula gelmek için katettiği yol aklıma geldikçe, ne kadar erken bir yaşta hayat mücadelesine atıldığını buruk bir sevgiyle gözlerdim. Ressam olmak istiyordu Rakibe...Hem de tüm bedeniyle, ruhuyla... Soruyor, soruşturuyor."Kocaman okulları bitirmek lâzım". Birden yüzünü garip bir hüzün kaplıyor. Elindeki harikulâde resimlerine bakıyorum: "Bu çocuk geleceğin ressamı" diyorum içimden.
-Öğretmenim, babam beni okutmayacak, diyor bir gün... Paramız yokmuş.
Sonradan duyuyorum, görüyorum. İçine bastırdığı hayalleri ve umutlarıyla Rakibe, çoban olmuş. Biliyorum ki Rakibe, çocuklarını, yetenekleri elverdiği oranda okutacak. Biliyorum ki bu yüzden rahat ve huzurlu.

Çocuklarımızı yetenekleri ve idealleri doğrultusunda yetiştirirsek eğer, o güzel yarınlar çok yakınımızda demek. Güzel yarınlara ulaşmak içinse, o tazecik beyinleri bir bilgisayar gibi değil de, işlenmesi gereken, şekil alması gereken değerli bir toprak parçası gibi görmeliyiz. Belki, bir çoğu Rakibe örneğindeki gibi, kişiliği doğrultusundaki mesleklere kavuşamayacak ama, çocuklarına bu konuda yardımcı olacaklardır.

Çocuğun kişilik yapısını göz önünde bulunduran bir öğretmen, çocuk-ebeveyn arkadaşlığının ürkütücü çekingenliğini de ortadan kaldırmış demektir. Gittikçe robotlaşan ilişkilerimizde, sevgi denilen iksire o kadar gereksinimimiz var ki bunu, o pırıl pırıl gözlerde yakalamak gerçekten çok kolay. Sermayesi anlayış ve ilgi, faturası da gerçek sevgi olan bu üçgeni çizdiğimiz an, öğretmenler, hatta anneler ve babalar için gerekli olan gerçek bir eğitim zemini hazırlanmış demektir.

Ülkemizde on binlerce Rakibe var. Gelin el ele verelim. Umutlarını, hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olalım. İstemedikleri, mutsuz olacakları dünyalara adım atmalarına izin vermeyelim. Yeteneklerini keşfedelim.
Büyüklerinin gerçekleştiremedikleri idealleri için onları kullanmalarına izin vermeyelim.


Biz öğretmeniz, eğitmeniz; heykeltıraş, belki de çiftçiyiz. Şekil veriyoruz, tohum ekiyoruz, biçiyoruz. Ne mutlu ki bizlere böylesine kutsal bir vazifenin içinde yıllarımızı harcıyoruz. Hayalleri hayallerimiz, umutları umutlarımız, sevinçleri sevinçlerimiz...

Haydi hep birlikte koşalım çağdaş, uygar bir yaşama...Sevgiyle büyütelim, o küçücük dünyaların sevgisiz kalıp da savrulmalarına izin vermeyelim. Korkmasınlar bizden...Sadece sevgimizi kaybetmekten korkmanın verdiği azimle çalışsınlar, kanıtlasınlar bize, kendilerini.
Pencerelerini açsınlar, büyüklerinin kocaman ama, sevgisiz kalmış bahçelerine. Yüreklerinden sevgilerini avuçlasınlar, savursunlar dünyaya... Bağırsınlar: "Bizi duyun, görün, gelin dünyamıza... Arkadaş olun bizimle."

Ezbere dayalı, robotlaşmış bir öğretim sisteminin yaygınlaşmasına izin vermeyelim. Biliyoruz ki, bize gerekli olan beyin yapısı, bu sistem içinde değil. Tıpkı küçük Rakibe gibi kendi yeteneğini küçük yaşta keşfetmiş nesillere ihtiyacımız var. Ne istediğini bilen, kararlı, azimli ama asla ezberci olmayan, bunun yerine değişik çözüm yolları bulmak için sürekli beynini çalıştıran, dürüstlüğü kendisine felsefe edinmiş nesiller yetiştirelim.

Bir mum gibi yandıkça etrafımızı aydınlatalım ama, asla erimeyelim. Yüzlerce, binlerce "biz" yetiştirelim. Yetiştirelim ki, çağdaş eğitim sisteminin hedeflediği insan modelleriyle yeşersin ülkemiz...

Çağdaş, uygar, sevgi dolu bir Türkiye dileğiyle...

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Öğretmene mektup Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Öğretmene mektup yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖĞRETMENE MEKTUP yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İSMAİL ARIK
İSMAİL ARIK, @ismailarik
2.12.2010 19:20:38
10 puan verdi
Kıymetli öğretmenim öncelikle aramıza hoşgeldiniz. Mesleğinin kutsallığının bilincinde ve Başöğretmenin izinde öğretmenlerimizin varlığı beni bir kez daha onurlandırdı. Siz ve sizin gibi öğretmenlerimize sahip oldukça yazınızda da bahis ettiğiniz üzere çağdaş, uygar ve sevgi dolu nesiller yetişeceğine inanıyorum. İçinizdeki ışığın hiç sönmemesi dileği ile önünüzde saygıyla eğiliyor ve sizi ayakta alkışlıyorum...Esenkalın...
asran
asran, @asran
2.12.2010 11:11:19
Duyulması gereken güçlü bir sesti, kendi adıma aynı fikirdeyim ve bu yönde emek verdik ailemle birlikte. Tebrik ediyorum. Saygımla...
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
2.12.2010 00:06:55
Beğeni:
0
Okunma:
1546
Yorum:
2
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL