SOĞUK TEN
Bir ten düşünün; ama !soğuk buz gibi ,sizce bu ten ,nekadar ve ne zamana kadar soğuk olabilir?Ben iki bölüme ayırdım soğuk bir ten öldüğün zaman hayatttan tüm bağlantılarını kesmiş cansız bir beden olarak ;ortada kalakalmış kabirine getirilmesini bekleyen bir ölü.İkinci ten ise çevresindeki canlı ve cansız varlıklara ilgisiz olması.
Kişinin hayatta iken karşındakilere soğuk bir yüz ile bakması küçük görmek aşağılayacı bir tavırla onları kendi gözünde ezmesi. Sanki bu dünyayı ben yarattım hesabı yapar gibi etrafındaki güzel insanları değersiz kılması.Ama birgün hastalanıp yatağa düştüğü anda nereden bilebilir ki;yalnız kalabileceğini ve ’komşu komşunun külüne muhtaç’ olur atasözünde olduğu gibi ihtiyacı olacağını iyi gününde aklından çıkarıverir.İşte ben çok yüzlerle karşılaştım; iyi kötü, mutlu üzüntülü, ne yüzler varki;kişinin ruhunu okşayan sıcaklığıyla tatlı bakışlarıyla kişiye pozitif elektrik veriyor.Bakıyorum da bazı yüzlere; suratları asık buzdolabındaki buz misali gibi soğuk bir ten.
Ben hep soğuk teni sadece öldüğünde hisseder görürürüz diye düşünürdüm ama yanılmışım.Bazen aramızdan sevgi dolu iyi insanlar öldüğünde bile küçük bir gülümseme ile bu dünyaya veda eder ve teninde sıcaklık yüzünde minikte olsa bir gülümseme edası olur.Malesef yaşayan bazı insanlarımızın yüzünde ne merhamet duygusu nede sevgi kırıntısı göremiyoruz.

SONGÜL BOZKA ÖZGÜN
OSMANİYE KÖYÜ SİNOP
0 6.11.2010
17:00