Değerli dostlar.
Benim sorun haline getirdiğim bir sorum var.

Ben;
Hayati önemine inandığı bir vazifesini sadece tembellik sebebi ile terk veya tehir den bir kişiyi anlamakta zorlanıyorum! ..

Şiddetli ihtiyacı olduğu halde çok kazandıracağına kesinlikle inandığı ve iddia ettiği bir ticareti istirahatım bozulacak diye yapmayan veya yapmak istemeyen kimseye akıl erdiremiyorum! ..

Ölümcül bir hastalığı olduğu halde, hastalığına kesin şifa olacağına inandığı ve güvendiği ilacını tadından hoşlanmadığı için kullanmaktan imtina eden hastayı hazmedemiyorum! ..

İdam hükmü verilmiş bir mahkumun beraatını sağlayıp beraberinde itibar kazandıracağına inandığı müracaatı yapmamsı muammasını bir türlü çözemiyorum! ..

Evet,
Değerli Dostlar.
Bir insan Allah’a inanır,
Vadine güvenir,
Kur’anı tasdik eder.
Peygamberi aşk derecesinde sevdiğini söyler.

Yine O kimse!
Öleceğini bilir, dirileceğine inanır,
Ahretteki kazanç ve kaybının, mükafat ve cezasının yaşadığı süre içinde, iman ettiği Allah’a, tasdik ettiği Kur’an’a, kabul ettiği peygambere,
İtaat, sadakat ve muhabbetinin delili olan ahlak, ibadet, adalet olduğuna inanır ve her fırsatta ifade eder! ..

Fakat gelin görünki.

Bu vatandaş,
Ne Allah’a itaat,
Ne Kur’ana riayet,
Ne peygamberi, peygamber makamına çıkaran söz ve davranışına itibar eder.

Ben böyle bir kimseyi anlayamıyorum.
Bilemiyorum acaba Siz anlayabiliyormusunuz?

İfratmı ediyorum.
Yanlışmı düşünüyorum.
Yoksa o değerli insanlar mı hatalı davranıyor.

Allah aşkına, anlayan varsa banada anlatsın.
Yanlışım varsa!
Beni bu yanlış düşüncemden ve
Verdiği sıkıntıdan kurtarsın! ..