Heeey insanoğlu!...
Sen ne kadar kıymetliymişsin ki senin ıslah ve kurtuluşun için 124 bin peygamber görevlendirilmiş, kat katı evliya ve ulema seninle uğraşıp duruyor, Bari Teala’nın talimatıyla..
Peki sen hangi durumdasın,Hiç kendini yokladın mı?
Kitab-i Kebir Kur’ana kulak verdin mi?
Akıl-gönül mizanında kendini tartın mı?

Hak Teala Buyuruyor . “Muhakkak ki Cennet iman edip, ameli salih işleyenler için hazırlanmıştır” (artık ayetin sure ve sayısını da siz bulun olmaz mı?)Kur’anın Arapçasını anlamıyorsanız, hiç olmazsa mealini okuyun,okuyup bitirdikten sonra “amenna ve seddekna deyip” daha bilinçli ve tutarlı bir şahadet getirin, daha iyi olmaz mı?

İman, akıl ve gönül işi iken ,ameli salih ilmin fiile sirayetidir, eski deyimle manevi bir talim terbiyedir.Bu konuda bize örnek teşkil etmeye değer bir basamak sürecini Hülefa-i Raşidin den vermek istiyorum.

Allah’ın iltifatına mazhar olan sahabeler ve sahabelerin seçilmişleri dört halife ki her biri ayrı bir müstesna şahsiyet.
Hz.Ebubekir Sedaketiyle,
Bir saat dahi küfürden geçirmeden Hazreti peygambere ilk iman edenlerdendir,
Hazreti Ömer Adaletiyle,
“camiyi yık ama adaleti yıkma” talimatını veren bir numaralı adamdır.
Hazreti Osman haya duygusuyla,
Hazreti peygamber O’nun için,"O’nun hayasından melekler utanır" demişti.
Hazreti Ali İlmiyle bir adım öne çıktığı dünyaca malum ,ismiyle müsemma olmuş
Resuli Ekrem “Ben ilmin şehriysem Ali Şehrin kapısıdır” iltifatına mazhar olmuş kibar zat..

Peki biz bunu kayda değer bir tarzda düşünüp değerlendirebiliyor muyuz? Sanırım daha çok bir şeyler öğrenme peşinde koşuşturuyoruz değil mi? Halbuki ilmin insanlığa bir katkı yapabilmesi sağlıklı bir iman ,iyi bir adalet duygusu ve haya duygularına müthiş derecede muhtaçtır.Bu temel üzerine ilmin varlığı paha biçilemez bir artı değere dönüşüyor,aksi takdirde ilim bazen temelsiz tabansız kimselerin elinde olunca insanlığa bir bela haline de dönüşebiliyor.

Ya dostlar durum bu! …Biliyoruz ki Allah Celle Celaluhu Cenneti müminler için yaratmış ama Kur’an-ı Kerim’de bir çok kere müminlerin özelliklerini sıralamış,cennet ehli kimseleri dikkat çekici örneklerle tarif etmiştir. Öyleyse bu günden tez yok sabırla metanetle günden güne nefsimizi bir tezkiye programına tabi tutup “her gün bir adım daha ileri” parolasıyla olgunlaşma yoluna girelim, şunun şurası ne kaldı ki? Kimimizin 20 ya da 30 bilemediğin maksimum 60, 70 yıllık kısa bir süre; ama bu süreyi kontrollü kullanırsak İlahi rızaya uygun yaşarsak ebedi hayatımızı kurtarmış oluruz, inşallah.
Selam ve dua ile selametle kalın
İsterseniz bu yazıyı az dikkate alın
Rabbı Rahman özgür bırakmış sizi
Şu kısa hayatta Kur’anın sazını çalın
Eyüphan KAYA