6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1778
Okunma

Her katil ardında bir ipucu bırakır. nereye bassa, nereye dokunsa!
Ve siz nereye baksanız, nereye dokunsanız onu hatırlarsınız...
Çünkü, anılardır en iyi tanıklarınız../ Sizi en çok kanatan.
Çünkü katiliniz bıçağını içinizde unutmuştur...
Kanlı, bıçaklı bir aşkın kurbanısınızdır;
yakasını ellerinizle tuttuğunuz, boğuşup sonra yenik düştüğünüz...
’Bütün izlerin birbirine karıştığı, ıssız, karanlık ve ürkütücü bir ormanda kaybolmuşsunuz..’
Birinin ansızın geliverip sizi kurtarmasını beklersiniz... Hep beklersiniz!
Aslında kaybolduğunuzu sandığınız yerde kendinizle buluşmuşsunuzdur.
Bir seri cinayetin faili meçhulusunuzdur artık...
Kurban oluşunuza bir anlam veremez ve katilinize ait bir ipucu ararsınız.
Herşey belirsizleşip, karmakarışık bir hal alır.
Katiliniz sizi aşkla vurmuştur... Öyle soğuk kanlı, öyle gözünü dahi kırpmadan;
En küçük bir pişmanlık bile duymadan ve dönüp ardına bile bakmadan vurmuştur...
Aşık olduğunuz, uğruna ölümlere gidip geldiğiniz bir seri katildir...
Artık yaşadıklarınızı inkar etmeye çalışır ve inkar edersiniz kendinizi...
Her aşk farklı bir cinayettir.. / Tek başınıza Rus ruleti oynarsınız...
’Masumiyet diye bir şey yokmuş, katil ve kurbanları varmış’ der, böyle tanımlarsınız...
Oysa aşk tanımsızdır...
Kafanız karışır, kendinizi bile tanıyamazsınız!
Çünkü, ’aşk çıplak gezer’ ve istediği gibi giyindirir sizi...
Aşk sizi istediği biçime sokmuştur; çok sonra farkedersiniz,
Sürekli kimlik değiştiren ve biçim değiştiren olduğunuzu.
Her katil ardında bir ipucu bırakır. nereye bassa, nereye dokunsa!
Ayak izleri, parmak izleri, saçları, kırdığı bardağın parçaları, kalbinize bulaştırdığı ve bulaştırdığınız kan lekeleri!
Bunların hepsi sessiz birer tanıktırlar...
Bunlar unutmayan değişmeyen ve yalan söylemeyen dilsiz tanıklardır...
Ve siz, nereye baksanız, nereye dokunsanız onu hatırlarsınız.
Öyle ki anılardır en iyi tanıklarınız, sizi en çok kanatan..
Çünkü, katiliniz bıçağını içinizde unutmuştur...
Çünkü, katil ile maktül arasında ki o ince çizgidir aşk.
/ ’AMA, UNUTULMAMALIDIR Kİ,
GERÇEK KARANLIKLAR ARDINDA DA GERÇEKTİR...’ /
Birdal ERDOĞMUŞ /2009/