2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1017
Okunma
Şimdi… Zaman biraz önceyi az önce kovaladı yanından.Önceler, hep bir öncede kaldı; sonralar gizli bir kefede bulunmayı bekliyor.
Dağıtılmış bir kağıt yığınının doruk noktası ne kadar sahiciyse o kadar suçluydu işte. İnandığı her şeyi inanmadıklarıyla kıyaslardı. İnanmayı beceremedikleriyse hep bir kilo ağır basardı. Yapamadıklarını düşünmekten yaptıklarını unutmuştu. Kırmamayı düşünmekten kırdıklarını savurmuştu…
Anımsar mısın bilmem; o bilet gişesinde biri kaybolmuştu. Yorgun bir bavulu vardı o zamanlar, köşe başına itilmiş, yamulmuştu. Kalbindeki yamaların dikişi atmış, ipliği iğneye geçirmeye uğraşırken de uyumuştu. İşe bak ki anımsamıyor kimse; ne iğneyi, ne bavulu, ne de uykuyu…
Zaman, üç beş ışık tutuyor gözüne sanki. Şimdiyi kıl payı yakalayamamış. Şimdi, sonraya kaçmaya devam ediyor; sonraysa nereye saklanacağını iyi biliyor. Bu böyle sürüp gidiyor…