Meryemçil

Aşağısı düz ova iken yukarısı Torosların şahikaları.Dik yamaçlar arasına sıkışmış bu uçsuz bucaksız vadinin feryatları saklıdır tarihin derinliklerinde.
Anadolu’nun Türk yurdu olmasıyla birlikte her bir karış toprağında Türklerin ayak izlerine rastlanır tıpkı bu vadi de olduğu gibi…
İşte Meryemçil de bu ayak izlerinden nasibini alan güzide yerlerin başında gelir.
Tarihi İpek Yolunun Çinden,Maçinden gelip Anadolu bozkırlarını bir uçtan bir uca geçerken ne geçitlere,ne yaylalara uğrak verdiğini her zaman okuruz tarihin satır aralarında…
İşte o satır aralarına sıkışıp kalan diyarın adıdır MERYEMÇİL…
Kışın sert rüzgarlarında kar tozanlarıyla kapalı olan yayla ,yazın serin havasıyla yüreklere dokunurken tazelenir bedeniniz daha bir başka…
Baharın büyülü çiçekleriyle kamaşır bakışlarınız…
Bin yıldan fazla bir geçmişi ile hala ayakta kalabilmeyi başarmış ve ismiyle ismininde gizemli hikayesinden geldiğini bildiğimiz bu güzide kale,derin yamaçlar arasına sıkışmış bu vadi ile bütünleşerek adeta bölgenin gözbebeği konumundadır.
Çukurova’dan Orta Anadolu’ya açılan bir kale burcu gibidir Torosların eteğinde Meryemçil…
Geçmişten gelen ehemmiyetinden ödün vermeyen,dik duruşuyla bugün bile yöre halkının gönlünde taht kurmuş bir yayladır Meryemçil…
Kayranlının yamacına işlenen aşk izlerine yarenlik ederken,bölgeden geçişlerin kontrol noktası olma özelliğini de pekiştirmiştir Meryemçil yaylası ve kalesi…
Yüksek dağ yamaçlarından aşağı akan billur suların Meryemçil yaylasını bir uçtan bir uca kıvrım kıvrım dolaşarak akışı ayrı bir güzelliğin göstergesidir,baharın coşkunluğunda yazın serinliğinde…
Sarp yamaçlarında mezda ağaçlarının o mistik sakız kokuları kaplarken havayı,karlıktan yaz günü karlıktan kar getirip karsambaç yapıp yemenin tadına doyum olmadığını bilir Meryemçil yaylasının müdavimleri…
Torosların olmanın verdiği o vakur duruşla birlikte kar daha yeni kalkmış,Nisan yağmurları bir başka döverken toprağı,Torosların dağ yamacında olmak ayrı bir haz,ayrı bir heves…
Baharın,tazelenişin,toprağın yeniden uyanışına şahitlik etmenin ve rengarenk çiçekleriyle avi ve yeşil bir huzuru seyre durmanın tam vaktidir Meryemçilde…
Ağaçlar yeşille beyazın albenili büyüsüne bezenirken bir yandan da yemişe duruyor…
Coşkuyla yaza hazırlanırken,yaylacıları ağır ağır gelmeye başlar meryemçilin…
Bu dağ yamacında dağ yeşili ile gök mavisine birde ağaçların beyaz çiçekleri eşlik edince baharın olanca coşkunluğu sarar sarmalar tüm benliğinizi…
Meryemçil kışın aman vermezliğinden,yazın serinliğine yelken açarken,baharın en güzel günlerinde orda olmak istemez miydiniz…
Bir bahar gününde Meryemçilde olmak ümidiyle…

Gönlünüz bahar güzellikleri kadar mutluluk ve huzurla dolsun…

Mustafa ARSLAN
ERARENG
17.05.2010
Susurluk Balıkesir( Asker Dönemim )