5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
671
Okunma
O değil de;
Şimdiki çocuklar ne şanssız. Doğar doğmaz gözlerini bilgisayarla açıyorlar. Misket, topaç, gazoz kapağı, tornet, telli araba, seksek, yakar top, istop, saklambaç, yağ satarım bal satarım... Bu ve benzeri oyunlardan hiç birini bilmiyorlar çok yazık…
O değil de;
Çocukken en sevdiğim oyuncak, sapandı. Bi Ercan Abi vardı, onu hiç sevmezdim. Benden çok büyüktü. Mahallemizin çocuğuydu. Sapanla hep kuşları öldürürdü. Zaten de psikopat adamın tekiydi.
O değil de;
Bide Erkan vardı, Ercan Abinin kardeşi. O benim arkadaşımdı. Severdim onu. Abisi gibi psikopat değildi, kuşları öldürmüyordu.
O değil de;
Ercan Abi sapan kullanmadığı zamanlarda bir sandık içine yiyecek koyuyordu. Sandığın bir kenarına küçük bir sopa koyup sandığın açık kalmasını sağlıyordu. Kuş sandığın içine yemek için girdiğinde ipini çekiyor sandık kafes gibi kapanıyordu.
:( Zavallı kuşun sonu ölümdü. Sonra o kuşu yiyordu.
O değil de;
Biz sadece sapanla evlerin camlarını kırardık. Yaptığımız çok çocukçaydı. Zarar vermeye yönelik olmaktan çok, kırılan cam sesi merakımızdandı. Bu yüzden babamdan birkaç kez azar işitmiştim.
O değil de;
Zillere basıp kaçmışlığım da var. :)))))
Onu nasıl bir ruh haliyle yapardım hiç hatırlamıyorum. Çok eğlendiğimi hatırlıyorum sadece.
:))))) Şimdi bile yapasım geldi.
O değil de;
Hiç meyva çalmadım. Bahçemizde her çeşit meyva mevcuttu. Zaten yemeyi de sevmezdim.
O değil de;
Orta okula gidiyordum. Okul yolu üzerinde kocaman bahçeli bir ev vardı. Bahçede de laleler. Lale çalmıştım sonra öğretmenime götürmüştüm. Üstelik çaldığımı da öğretmenime söylemiştim.
:) Gülümseyip teşekkür etmişti... Çiçek dahi olsa çalmanın hoş olmadığından hiç bahsetmemişti.
O değil de;
gülelim, oynayalım, kâm alalım dünyadan/mâ-i tesnim içelim çeşme-i nev-peydadan/görelim âb-ı hayat aktığın ejderhadan/gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd’e
O değil de;
İyi bayramlar…
Cevap Yaz