14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1672
Okunma

şimdilerde büyük marketlerin yeşillik olsun diye oluşturdukları minicik standlarında minicik saksılarda bir tutamcık halinde satılıyor fesleğenler.
anlık sempatiyle alıyor ne olduğunu kavrayamamış alışveriş tutkunu insanlar. çoğu zaten bir kaç haftaya kalmadan çöpe bırakılıyor. çünkü onlar için fesleğenler çarşıdan aldıkları üç kuruşluk bitki... sadece sulanması gerektiğini düşünüyorlar. bitkiler de yaşar bitkiler de sevilmek ister bitkiler de hislidir. bilmezler! günlük koşuşturmalara öyle odaklanırlar ki herşey maddi bir edere sahiptir.
- ay kız bu ne güzel kokuyo böyle...
- filanca pazardan aldım sorma çok da ucuz.
- ne bu kekik mi?
-neydi hatırlayamadım..hımm...fesleğen miymiş neymiş... öyle bişeydi!
- ben de seviyorum böyle şeyleri ama çiçek açıyo mu bu?
- bilmem. hiç sormadım... amaann.. kokusu bitince atar yenisini alırım ayol..
oysa gönlümüzün içindeki sevgidir fesleğen. coşkulu bir özlem. genzimizi yakan bir hasret. sıcak zamanların serin esintisi. ak pak sokakların samimi komşulukları. ve gülen simaları çocukların
bazı akşamlar denize kurduğum hayallerimi gözden geçiririm... dalgaları okşamak gibi gayrıihtiyari ellerim fesleğenlerin saçlarına uzanır. olmazsa olmaz tekdüze dar sokaklı evlerin güneşe bakan yüzlerini düşünürüm. bahçe kapısı önünde ellerinde nakışlarıyla akşamı getiren yorgun ama güleç kadınlar takılır hatıralarıma. bitap halde denizden dönerken pedal çeviremediği için bisikletini sürekleyen çocukluğuma gülümserim. iştahımı o kadar açık tutan fesleğenler miydi acaba?
her tatil günü kendimi bu çiçek standlarına atışım bundan.. çocukluğuma vefa borcum belki. belki bu yüzden parasını verdiğim kuşları azad eder gibi evime kucak kucak fesleğen saksıları taşımam.
yüzümdeki gülümsemeye bakarak arkamdan "salak mıdır nedir" diyen tezgahtar bile umurumda değil.. onlar fesleğen satıyor ben çocukluğumu alıyorum.
yemşeyil parlıyor gözlerimde deniz!