Bir se kıvrılıp gelir her taraf allak bullak.
Ak karaya karışmış her taraf çukur yalak.
Salak aklın şoförü vicdanlar tepe taklak.
Çözüm üretmiyoruz mesaimizse lak lak.
17.09.2010 İbrahim KİLİK

Nedir bu milletin (s) den çektiği. Bütün suçu s ye mi yüklemek gerekli sizce. KPSS sınavına giren tilkilerle, onlara servis yapan kurtlar dans ederken, masum insanların hakkı güme gitmiş ne gam(!)
Bugüne değin kaç sınavda bu kurtların diş izi var acaba? Aklını kullanıp vicdanını rafa kaldıran sırtlan mizaçlıların, mazlum ve masumlara reva gördüğü bu kaos ortamının vebalini kime yükleyeceğiz.


İnsan yaratıcı tarafından aklını ve vicdanını birlikte kullanmakla mükellef kılınmış. Bu mükellefiyeti yerine getirenler, dünyayı hem kendileri için hem de diğer insanlar için yaşanır kılan saygı değer kimselerdir. Bir yerde vicdan, aklın ışığına güç katan, aklın muhitinde karanlık yer bırakmayan unsur. Vicdansız akıl, bir felaket üretim hanesi olacak; sadece aklını kullanan insanda daha kolay ve daha çok kazanmak arzusu doruğa çıkacaktır.


Bu tür insanların hayatını idame ettirme şansı olan toplumlarda, OKS de ÖSS ve KAHPE SS’ de usulsüzlükler ve yolsuzluklar olacak. Masum insanlar daima haksızlığa uğrayacak, sırtından hançerlenecektir. Sonra bir günah keçisi bulunacak ve bu kahpelik ve kepazeliklerin vebali ona yüklenecek. Diğer güruh kılı bile kıpırdamadan yaşanan kaosa gülecek, yak bir sigara baba dünyanın çivisi çıkmış biz mi onaracağız diye mazlum ve masumlarla dalga geçecektir. Belki de vay KAHPE SS vay! diye hayıflanacak timsah göz yaşları dökecektir.



Bu ülkede bu tür dramlar yaşanmaya devam edecektir. Kapitalizmin kamçıladığı nefisler, hep vicdanı bir kenara itip; akla tapınacak, kendine hoş gelen gayrı meşru işlerle meşgul olacaktır. Bence, insanlığa lazım olan çağ, akıl çağından ziyade gönül çağıdır. Hani ne diyor şair, “Ehl-i dildir diyemem sinesi saf olmayana./ Ehl-i dil bir birini bilmemek insaf değil.” Millet olarak, vicdanını kullanan elif misal doğru bireylere ihtiyacımız var. Yunus gibi dergâha odunun bile eğrisini yakıştırmayan has insanlara muhtacız. S gibi kıvrılan kıvıran döneklerden bıktık. Lakin S’ nin de bir günahı suçu yok. O bir çağrışımın kurbanı sadece. Bizim muradımız, güzelin ve güzelliklerin hatırına bu cihanda bir hoş seda bırakması gidenlerin.

Yıllar sonra torunlarımızın bizi hayırla yâd etmesini istiyorsak, bu kubbede bir hoş seda bırakmalıyız.
Şair sırf bu kaygıyla kadim devirlerde “ Avazeyi bu cihana Davud gibi sal./Bâki kalan bu kubbede bir hoş sada imiş.”diye inlemiş. Ama kulak veren nerde? Aklını kullanıp vicdanını inkar edenlerin mezar taşına “ Ne kendisi etti rahat ne kimseye verdi huzur. Geberdi gitti dayansın ehl-i kubur.” dizelerini yazsak, daha mı etkili olur acaba. Yoksa SS güme gidecek KAHPE SS olarak tarihe geçecek…
Ankara,17.09.2010 İ.K

Not: Vicdansızlar,Kapitalizmi,kapitalizm; komünizmi doğurdu. Her ikisi de gayrı meşru.
Babaları belli değil. Kahpe SS de bu veled- i zinaların karındaşı. Bu yazı ise, KPSS üzerine ortalığı saran şaibeden ve dahi Kpss’nin iptalinden mülhem. İ.K