26
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1568
Okunma

Bugün özel bir gece...
Mutluluğumun en koyu mavilerini hissediyorum ruhumun derinliklerinde.. iftara misafirim var...henüz haber yollamadım , seherde..Kainatın tüm anahtarları onun elindeyken..Cihan’ın sultanı iken, aslında o sultanı evime buyur etmeye nasıl cüret ederim?..Bilmem ki? Bu yüzsüzlük olmalı !!!..Altın satılan dükkana değersiz cam parçaları sunmak gibi...
Allahım sen yardım et,kusur etmeyeyim...
Nasıl misafir edeceğim?...
Kalp seni arzular, acizim ama ümit’im var...
Farketmeden, kanepeye uzanıyorum rahatça,dalıyorum,gülümseyerek.. .Ay Cehreli Burhan:"Senin elinden bir çocuk tutsa nereye demeden giderdin"...şimdi ben/de buyur desem ?...gelir/misin gönül haneme?...
Çocuklara sorardın"Beni seviyor/musunuz " diye.onlarda "Evet "derlerdi."Bende sizi seviyorum "buyururdun...Nur Nebi "Bende seni seviyorum" sende...der/misin bana/da?... "Bende seviyorum"diye ...birden fırlıyorum..yattığımı farkediyorum, sen ki hasırda yatardın,mubarek yüzüne hasırın izi çıkardı...ne mubarek hasırmış o...
bense..bu ne rahatlık ?...
Kainatın sevgilisi gelecek/mi ?
Gözlerim her köşeyi geziyor,mahcup bir çocuk gibi..
Odanın her tarafına dağıtmışım günahlarımı..cam kırığı gibi saçılmış..nasıl toplayacağım akşama kadar ...ileriye gittiğimi sanarken ..ben geri geri gitmişim,ömrümü boş şeylerle bitirmişim..hep bu nefsi emarenin yüzünden !!!!!!
Sana varaçak eşiği bulsam,muhabbete dalsam...
Rabbim,ayeti kerimede "Müminlere müjde ver,gerçekten onlar için Allah’ta büyük fazl vardır" buyuruyorsun.Bu mujdeyi alanlardan olmak ne büyük saadet olurdu !..bende bu mujdeyi Habibini ağırlamakla alsam?...
Kana kana içsem,senle dolsam.
Sevgili Habib kulunun, boynuna vuslata kavuşma ipi geçirilmiş , son nefesini verirken :"Ey yüce Rabbim halimi haberdar eyle Resulume" diye niyaz eyledi..aynı anda kilometrelerce uzakta olan gül Nebi sahabileri ile oturuyordu , ayağa kalkarak Habib’in selamını aldın..benim boynumda ise sensizlik ipliği geçmiş, alır/mısın selamımı ?..kabul eder/misin beni ?...
seni seven sahabenin aşkı sabrı nerde ?..benim irade zayıflığım nerde!!!
Biliyorum haklısın...
’Huzuruma açılan elleri boş çevirmeye haya ederim’ diye buyuruyorsun....tövbe ile temizlemeliyim her köşeyi..pişmanım ..çok üzgünüm,işte hatalarımla yine kapındayım..af !!! Et ..senin yüce merhametine sığındım..
nefsin peşine düşmüşüm...gerçeklerden kaçmış, kim olduğumu unutmuşum.Bulmalıyım...bulmalıyım özümü,kaybettiğim yerde !!!..
Gözyaşlarım yetişiyor imdadıma..iftar sofrası gibi..şükür..
Ya Muhammed (s.a.) ümmetine çok düşkünsün, çok şefkatli ve merhametlisin.Ben senin merhametini umuyorum,kanadı kırılmış uçmayı unutmuş bir kuş gibi.. Ey Resul : Sen çok kısa bir sürede akıları kalpleri ruhları..nefisleri terbiye ederek bir mucize gerçekleştirdin,bu aciz biçare ümmetinde nurlu elinle gönlümü sıvamanı, evimi şereflendirmeni bekliyorum...
Sen yerde ve gökte övülen,Muhammet Mustafa.
Yemekler yapmalıyım sana gül yanaklı nur Nebi..güzel ahlak vardı, bende, malzemesi az ama ..yeter/mi ki ?..Takvada olmalı..Tatlı yerinede güler yüz ve vera....umut dolu tabakları çıkarmalıyım dolaptan..cömert kaşıklarımı koymalıyım iki yanına..masaya beyaz düşünçeli örtümü sermeliyim ...ortaya güller koymalıyım, sıcak ekmek gibi kokmalı..sen gelene kadar ..sevgimle bal şerbeti yapmalıyım,Hz Ayşe annemiz sevdiğini söylemişti.
Senin gelecek olma ihtimalın bile,kirleri silip süpürdü..Kalbime sevinç müjdesinin mührünü vurdu..
Bu akşam iftarda vuslata kavuşma veya kavuşmama gecesi..
Bu akşam iftarda mükafat alma veya ziyana uğrama gecesi..
Akşam oldu..
Olamaz ışık yok.. karanlıklarda kalmışım nurum.. nerdesin ?..
Ya...gelmez/sen?..
Ya gelir/sen...
Ben..ne olurum?..
.............