10
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
912
Okunma

Yaz ayının en sıcak günleri, serin günler hayalimizle dolu dizgin geçiyor. İlk günlerde oruç tutanları oldukça etkileyen sıcak havalar, vücutlarımızın oruca alışmasıyla daha bir katlanılır hale geldi sanki.
Ramazan ayı, dinimizin güzelliklerini bizlere bir kere daha hatırlatması bakımından çok özeldir. İhtiyacından fazla kazanan kişilerin, gelirlerinin bir kısmını zekat olarak vermeleri, bunu da bu mübarek ayda yapmaları, övülmüştür.
Yardımda bulunmak, zekatını Ramazanlık erzak olarak dağıtmak isteyenlere kolaylık olması bakımından, kumanya hazırlama ve bunu ilanlarla önceden bildirmek, son yılların alışkanlıkları haline geldi.
En fazla ürünle, en ucuza mal etme, süpermarket, hatta mahalleler arası marketlerde moda oldu.
Eşimle Ramazanın ilk günlerinde ikimizin de aklına gelen ayni fikir oldu.
Neden bu kumanya kolileri, fakirin ve dar gelirlinin, her zaman alabildiği, makarna, margarin. salça ya da ayçiçek yağı gibi en ucuz ürünlerden oluşur?
Eğer bir yardım yapıp, ihtiyacı olanı sevindirmekse yapılan, bu kumanya kolilerine biraz daha özen gösterebiliriz.
Üç beş makarna yerine, kaliteli bir veya iki kilo pirinç, ayçiçeği yağı yerine, tereyağı, zeytinyağı, kaşar peyniri, sucuk gibi, dar gelirlinin her zaman sofrasında bulunmayanlardan eklenirse bu kolilere, daha çok dua ve huzur almaz mıyız?
Her işin kolayına kaçmak bize yakışmıyor. Gönülleri hoş etmek için hazırlanan bu büyük kumanyalar, adetler azaltılıp, kaliteli ürünler, hatta et ve şarküteri ürünleri eklenip, zaten senede bir kurbanda komşular tarafından verilirse sofralarında yer alan kişileri, daha çok mutlu eder.
Görünüşü kocaman, içi makarna dolu koliler yerine, alma olanakları hemen hiç olmayan ürünlerle özel hazırlanmış Ramazan kumanyaları, şu mübarek aylarda daha çok gönül kazanmaya sebep olmaz mı?
Bu ayda verdiğimiz fitreler de bunun göstergesi değil mi? Neyi alıp yemeye gücümüz varsa, fitrelerimizi onun üzerinden hesaplayıp, vermiyor muyuz?
Verdiğimizin sayı bakımından çok olması değil , alan kişinin değişik bir lezzet ve tat alacağı, her zaman yiyemediği ürünlerden hazırlanmış olması önemli olan.
İftar sofralarımızı davet ettiğimiz eş, dost akraba ve yakınlarımızla paylaşmak, sosyal birliktelikler, aramızdaki bağların güçlenmesi adına güzeldir.
O zaman az da olsa, yapacağımız yiyecek yardımlarını, standart kumanyalardan değil, miktarı biraz daha pahalıya da gelse, kendimiz özel seçeceğimiz, kolilerde pek bulunmayan ürünlerden derlersek, daha çok gönlü mutlu ederiz bu mübarek ayda gibime geliyor.
Yapılan yardımlarda en sevdiğinden vermek övülmüştür.
Bugünlerde market reyonlarında sıkça gözüme çarpan kumanya kolilerinin bana yaptığı çağrışımları, siz değerli arkadaşlarımla paylaşmak istedim.