TEKERRÜR }TEKAMÜL }TARİH
“Birbiriyle alakasız gibi görünen üç kavram nasıl alakalanır”
Tarih tekerrürden ibarettir.
Tarihten ders alınsaydı tarih tekerrür etmezdi.
Önemli iki söz
İşimize gelen iki söz
Bu tespitler sayesinde gelişmeye düzelmeye tekâmül etmeye yönelik hayat içindeki sorumluluklarımıza sahip çıkmayız.
Sorumluluklarımızdan kaçmak için bu önemli iki tespitin arkasına saklanırız.
Tarih okumalarım ve tarihe olan merakım bu iki sözde saklı aslında
Âdem’den beri gelen tarih rivayetleri hak ile batılın mücadelesinden başka bir şey değil
Hakta yürüyenler tarihin tekerrür etmemesi için üzerine düşen sorumlukları yerine getiren insanlardır.
Batılda yarışanlar ise “tarihin tekerrürden ibarettir” sözünü doğrulamak için uğraşanlardır.
Ahir zamanda yaşamak zaten tekerrürün mazereti
Ahir zamanda yaşayan bizlerin tekâmül etme (olgulaşma )adam olma gibi bir derdi olmadığı için fabrikasyon çıktısı insanlar olarak tarih yazıyoruz.
Fabrikasyon çıktısı insanlar makbul müdür?
Bunun cevabı asrı sadette saklı
Asrısaadette gezindiğimizde adam olma tekâmül etme yarışına şahit oluyoruz.
Ahir zaman da hiç yarış yok
Herkes olduğu gibi kalmanın derdinde
Zaten bizler olmuşuz.
Asrısaadette şeriat, tarikat, hakikat yolculuğu
Ahir zaman da “oldum” (hakikate ulaşma) iddiası
Bizler önce hakikatiz
(Rabbe giden yolda tekâmül etme olarak algılarsak)
Sonra biraz tarikat bulaşırız.
Şeraite zaten gerek yoktur.
Şeriat irticai faaliyet sınırları içinde bir tanımdır.
Ve bulaşılınca insanın başına dert açar !!!!!!
Bunların tarihin tekerrür etmesi ile ne alakası var.
Şeraiti öğrenen ve yaşayan bir insan sizce tekerrür eder mi?
(izlenen yol)
Hadi bunun üzerine bir de tarikatı ekleyelim.
(Rabbe giden yolda adam olmak için yapılan tüm disiplinler bütünü)
Tarikat içinde yaşayan insanların tarihi tekerrür eder mi?
Birde Hakikat var ki
(Rabbimiz bizi görüyormuş gibi yaşama disiplini)
Hakikat sınırında yaşamaya çalışan insanların ne kendileri nede tarihleri tekerrür etmez.
ÇÜNKÜ ONLAR TARİH YAZARLAR.
ŞERİAT, TARİKAT, HAKİKAT SIRALAMASINDA YAŞAYAN
İNSANLAR TARİH YAZARLAR
Bakınız Asrı Saadete
Bakınız Osmanlının kuruluşu ve yükselişi
Hatta yıkılışında bile bize umut olabilecek bir tarih var.
Şimdilerde ise bize umut olan bir tarih yok.
Bunalım getiren 100 yıllık tarihe sahip insanların torunları olan bizler
Hasta ruhlar olarak yaşıyoruz.
Şeriat, tarikat, hakikat sıralamasıyla yaşamaya çalışan insanların tarihi tekerrür
ETMEZ.
Zaten etmemişte
“Tarih tekerrür eder” diyenlere söyleyecek lafımız yok
Biz zaten tekerrür eden insanlar değiliz !!!.
Biz hakikat sırrı içinde tekamül eden insanlarız !!!!
Şeriatı ve tarikatı atlayarak hakikatte tekamül ettik !!!
Çünkü biz ahir zaman insanları “tarih tekerrür eder ”
kandırmacası içinde şımaran insanlarız.
Bu şımarıklılığımızla tekrar eder dururuz.
İnsanoğlu dediğimiz âdem’in çocukları bizler tekâmül etmek için çaba
harcamadıkça tarih TEKERRÜR etmeye mahkum kalacaktır.
Tüm anlatılanları nasıl anlarsanız anlayın sonuçta tarih sayemizde tekerrür eder.
Bunun adı da “tarihten ders alınsaydı tarih tekerrür etmezdi” olur..